Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

1915: Osmanlı Ermenilerine Ne Oldu?

Guenter Lewy

1915: Osmanlı Ermenilerine Ne Oldu? Sözleri ve Alıntıları

1915: Osmanlı Ermenilerine Ne Oldu? sözleri ve alıntılarını, 1915: Osmanlı Ermenilerine Ne Oldu? kitap alıntılarını, 1915: Osmanlı Ermenilerine Ne Oldu? en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Elinde dumanı tüten bir silahla bir cesedin başında adam bulmak, öldürmenin hangi maksatla yapıldığına dair herhangi bir ipucu vermez. Ortada cinayet ve nefsi müdafa durumu durumu olabilir. Dolayısıyla adamın katil olup olmadığına emin olmayız.
Sayfa 94 - TimaşKitabı okudu
1.Dünya savaşı yıllarında Türk halkının maruz kaldığı mezalim ve katliamlar bir kez daha listelenerek gözler önüne serilmektedir. Ayrıca bu belgeler , Osmanlı idaresinin din, ırk veya başka bir özellik gözetmeksizin tüm vatandaşlarına adil ve eşit muamele yaptığını açıkça göstermektedir.
Sayfa 214Kitabı okudu
Reklam
Tehcir Emrinin Sebepleri
“Enver Paşa’nın yakın bir dostu ve sırdaşı olan Alman deniz ateşesi Hans Humann, 17 Ağustos 1915’te Morgenthau’ya, başlangıçta Enver Paşa’nın sadakatlerini ispat etmeleri için Ermenilere bir fırsat tanımayı düşündüğünü ve yumuşama niyetinde olduğunu anlatmıştır. Bununla birlikte, Van’da yaşanan olaylardan sonra Enver Paşa, ‘sırtından vurulma tehlikesi olmadığından emin olmak istediği konusunda ısrar eden’ ordunun baskılarına boyu neydi. Sonuç olarak Ermeni cemaatini zarar veremeyeceği bir yere gönderme kararı aldı.”
Sayfa 252 - Timaş YayınlarıKitabı okudu
Bakanlar Kurulu'nda konuşma yapan Talât Paşa, Ermeni tehcirini şu sözlerle gerekçelendiriyordu: "Gelecekte Avrupalı büyük devletlere Türkiye'nin iç işlerine karışma fırsatını asla vermemek için, yabancı unsurlar içermeyen bir Türk birliği kurmamız lâzım gelmektedir." Kudüste'ki Ermenilerin tarihini araştıran bir yazarın doğru bir şekilde belirttiği gibi, Osmanlı İmparatorluğu'nun Arap vilayetlerinde yaşayan Ermeniler tehcir edilmedi ve bunun nedeni, tam olarak, "bu bölgelerde Türkler'in yaşamıyor olması ve burada büyük bir Ermeni nüfusun var olup olmamasının, Türkler'in bu topraklar üzerindeki siyasal hak iddialarını etkilemeyecek olması idi. Güçlü bir "Türk birliği" kavramı, Jön Türk liderleri arasında yadsınamaz bir etkisi olan Pan-Turancılık ideolojisiyle de örtüşmektedir.
Sayfa 254
Ermeni Tehciri: Amerikan Arşivleri
“… İlk Ermeni kafilesinin Trabzon’dan ayrılmasının üstünden henüz kısa bir süre geçmesine rağmen, tehcir edilen Ermenilerin kasabadan çıkarılır çıkarılmaz katledildiğine ve Ermeni konvoyunun takip ettiği yola paralel akan Değirmendere’nin cesetleri dolduğuna dair söylentiler kasabada yayılmaya başlamıştı. Bergfeld’in vurguladığına göre, Türkler hakkında inanılmaz suçlamalar kasabada iyice popüler olmuştu. Deredeki cesetlerle ilgili hikâyeler öylesine yaygın bir hâle gelmişti ve bunların gerçekliğinden kimse şüphe etmez olmuştu ki, Bergfeld bu rivayetin doğru olup olmadığını kontrol etmeye karar verdi. 17 Temmuz günü, tarafsız şahit olarak yanında götürdü Amerika Konsolosu eşliğinde, dört saat boyunca akarsuda kürek çekmesine rağmen yalnızca bir ceset bulabildi. Dahası Değirmendere’nin, hem taşıdığı su miktarı çok düşük olan hem de çok sayıda küçük ve sığ kola ayrılan bir akarsu olması nedeniyle, dereye çok sayıda ceset atılmış olmasının ve bunların denize doğru taşınmış olmalarının kesinlikle ihtimal dışı olduğu kanısına vardı. Nitekim aynı günlerde, yola çıkan ilk grubun, bir kişi bile fire vermeden Erzincan’daki varış noktasına ulaştığı haberi geldi.”
Sayfa 236 - Timaş YayınlarıKitabı okudu
Reklam
...fakat kendilerine bile yetmeyen tayını esirlerle paylaşan Türk askerlerine de rastlanıyordu.
Türk ordusunda hastalığın yol açtığı kaybın, savaş alanında verilen kaybı aştığı açıkça anlaşılmaktadır.
22 Mayıs 1919 tarihinde bir Türk askerî mahkemesi, Trabzon valisi Cemal Azmi'yi ve İTC yöneticisi Nail Bey'i gıyabında yargılayarak, tehcir bahanesiyle Ermeni nüfusu katletmekten suçlu buldu ve ölüm cezasına çarptırdı.
Sayfa 290
Hınçakların parti programının 6. maddesinde şöyle deniyordu: Yabancı bir güç Türkiye'ye dışarıdan saldırdığında, [Ermenistan'da] genel ihtilal yapma zamanı gelmiş olacak. Parti iç ayaklanma başlatacak.
I. Dünya savaşı boyunca Jön Türkler, bu maddeyi Ermeni tehcirinin gerekçesi olarak kullandılar.
Reklam
Gökalp, 1909 yılında İTC merkez komitesine üye oldu ve haklı olarak, ''Türk milliyetçiliğinin manevi babası'' ve ''Atatürk Devrimi'nin filozofu'' olarak tanındı. Türk ulusunu överek Türklük gururunu vurgulamayı amaçladı.1911 civarında yayınlanan Turan şiirinin son dörtlüğünde, Türklerin anavatanının Türkiye değil ''büyük ve müebbet bir ülke Turan'' olduğunu söylüyordu.
Sayfa 83
Talat Paşa'nın, Ermeni patriği Başpiskopos Mikayel Zaven'e '' Dünyanın hiçbir yerinde, hükümetin içişlerine yabancı müdahalesini sağlamak için bir başkentten diğerine gezen başka bir halk yoktur.'' dediği rivayet edilmektedir.
Sayfa 72
Milliyetçi duygular ilk olarak Ermeni diaspoarsında ve büyük şehirlerde gelişti,aşamalı olarak doğu vilayetlere yayıldı. Protestan misyoner ve okulları, bu radikalleşmede sürecinde önemli rol oynadılar.Hem devlet hemde ermeni kilisesi, bu yabancıların ve getirdikleri batılı fikirlerin yayılmasını engellemeyi denediler, fakat çoğu Amerikalı ve Alman olan misyonerlerin sayısı artmaya devam etti. Bir sayıma göre, 1895 te, Anadoluda 878 yerli yardımının destek verdiği 176 Amerikalı misyoner görev yapıyordu. Bunlara 12.787 üyesi olan 125 kilise ve 20.496 öğrencisi bulunan 423 okul kurmuşlardı.
Sayfa 28 - TimaşKitabı okudu
Katliamların Failleri Kimlerdi: Kürtlerin Rolü
“Türk Jandarmalar ile Ermeni konvoylarının katledilmesi ve yağma edilmesi için sıklıkla işbirliği yaptığı doğrudur. Fakat Kürtlerin Ermenileri öldürmeye zorlanmış olduğu fikrini destekleyen tek bir kanıt bile yoktur.” “Bazı Kürtler, bilhassa Dersim dağındaki Alevi Kürtler, Ermenilere sığınak sağladılar. Bununla birlikte, anlaşılan o ki, 1915-1916 yıllarında çok sayıda Kürt, Ermeni katliamlarına aktif ve hevesli bir şekilde katıldı. Bunu yapmalarının başlıca sebebi ganimet arzusuydu. Kürtleri kışkırtmaya veya zorlamaya gerek yoktu.”
Sayfa 350 - Timaş YayınlarıKitabı okudu
Tehcir Süreci: İstanbul ve İzmir
“İtilaf devletlerinin Çanakkale Boğazı’na çıkarma yaptıkları 24 Nisan 1915 gecesi, şehrin önde gelen Ermenileri arasından birkaç yüz kişi tutuklanarak tehcir edildi ve hemen ardından oturma izni olmadığı hâlde yakalanan binlerce Ermeni tehciri edilmeye başlandı. Bununla birlikte, başkentte yerleşik Ermeni nüfus hiçbir zaman bir toplu tehcir programına tabi tutulmadı ve bu Ermenilerin çok büyük bir kısmı hiç zarar görmeksizin hayatta kaldı.”
Sayfa 323 - Timaş YayınlarıKitabı okudu
138 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.