Midhat Cemal, Emiri Efendi'ninkine benzer bir kitap hastalığının bir ara kendisine de bulaştığını, satın alamadığı bazı kitapların geceleri rüyalarında dostları tarafından kendisine hediye edildiğini anlatırdı
Midhat Cemal, Emiri Efendi'ninkine benzer bir kitap hastalığının bir ara kendisine de bulaştığını, satın alamadığı bazı kitapların geceleri rüyalarında dostları tarafından kendisine hediye edildiğini anlattıktan sonra..
Âkif'in "fikir ve dava adamı" kimliği, sadece şair kimliğini değil, çağının bir müşahidi olarak değerini de gölgede bırakmıştır. Şiirlerinden sadece ideolojik mücadelede slogan olarak kullanılabilecek beyit ve mısralar seçilmiş, Safahat'ın çarpıcı gözlemleri yansıtan zenginlikleri, mizahı ve ironisi genellikle gözden kaçırılmıştır. Akif muhalifleri de öyle! Dünya görüşüne karşı oldukları için sanatkârlığını yok saydıkları Akif'i asla anlamaya çalışmamışlardır.
Safahat'ı dikkatle okuyanlar, onun başlı başına bir dünya olduğunu iyi bilirler. Yirminci yüzyıl başlarındaki Türk ve İslâm dünyasını tanımak ve Türkçe'nin tadına varmak isteyen herkes Safahat okumalıdır. Şir de vardır bu kitapta, fikir de; tiyatro da vardır, tuluat da; fotoğraf da vardır, karikatür de; mizah da vardır, gözyaşı da.