Bu romanı eline aldığında, gerçek ile hayalin sınırlarını zorlayan bir serüvene atılıyorsun. Satır aralarında, cinselliğin çıplak ve özgür ifadesiyle, bedenin en gizli arzularının, seksin tutkuyla yoğrulduğu anların yankılarını duyuyorsun. Murakami, öyle bir ustalıkla, erotizmin o ince, o vahşi, o dokunaklı yönlerini betimliyor ki; her cümle, sana yasak aşkların, dokunuşların ve kalp atışlarının ritmini fısıldıyor. Kendi iç dünyanda, bu kitabı okurken, sanki bedenin her zerresinde şehvetin alevlenişini, seksin ve cinselliğin kıvılcımlarını yeniden keşfediyorsun. Sadece bir roman değil; o, yaşamın monotonluğunu alt üst eden, seni ruhunun en derinlerine sürükleyen bir aşk manifestosu.