Dünyayı yutup sindirmeyeni
yutup sindirir dünya.
Nef'i:
Ama şimdiye dek padişahım,
kimse tek başına yutamadı dünyayı.
Sultan Murad:
İştah meselesi şair, iştah!
Nef'i:
Ölçüyü şaşırıp azan iştah, hünkarım
kişinin kendini dahi yutar sonunda
Sorarım size: Bu asker değil miydi
Çaldıran' da Acem Şahı' nı doğduğuna pişman eden
bu asker değil miydi
Nigbolu' da bütün Avrupa' yı dize getiren,
bu asker değil miydi
Bizans'in yikılmaz surlarını yerle bir eden
bu asker değil miydi
Mohaç'ta Macar ordusunu kasırga gibi süpüren
Derim ki, kullarım
kıyamet gögü gergin bir davul kesilip
gümbür gümbür ötmeden,
yeryüzünü karanlık yankılar
kanlı çığlıklarla tir tir titretmeden derim ki,
gecenin sarp doruklarından öfke yangınları kopmadan,
yamaçlardan inen som ateşten süvariler tüm kentleri köyleri kasıp kavurmadan, derim ki,
kara elmas tolgal başbuğ o yağız Yokluk Sultanı,
suçlu suçsuz bütün canları
şimşek bakışlarıyla eritmeden
güzel çirkin tekmil bedenleri kül etmeden
kullarım, derim ki
kendinize gelin
iş işten geçmeden!