You can find 49 Numaralı Parçanın Nidası books, 49 Numaralı Parçanın Nidası quotes and quotes, 49 Numaralı Parçanın Nidası authors, 49 Numaralı Parçanın Nidası reviews and reviews on 1000Kitap.
Hayatını kaybetmiş annenin ardından Justine diye adlandırılan küçük denizaltı rıhtımda denize açılmaya hazırlanıyordu. Küçük bir kalabalık denizaltıyı uğurluyordu;
aralarında balıkçı ve balıkçının -mutlu bir son olsaydı, filmin sonunda Metzger'le birlikte olabilecek- uzun bacaklı ve lüle saçlı supericiği kızı; Metzger'in babasıyla birlikte olması muhtemel, taş gibi bir İngiliz misyoner hemşire; hatta St. Bemard Murray'e göz koymuş dişi bir çoban köpeği bile vardı.
"Bir çocuk ve korkaklığı yüzünden lngiliz Ordusu'ndan kovulmuş babası hakkında, aslında sadece bir arkadaşını idare ediyordu, bilirsin işte, o da kendini aklamak için eski alayını Gelibolu'ya kadar takip edip, orada bir şekilde küçük bir denizaltı inşa eder ve birlikte her hafta Çanakkale Boğazı'ndan Marmara Denizi'ne geçip Türk tüccarlarını torpille vururlar baba, oğul ve St. Bemard. Köpek periskobun başına oturup herhangi bir şey gördüğünde havlar."
Tek bir cümle ile " Beyin yakan bir kitap " okumaya ayırdığınız süreyi anlamaya da ayırmayı gözünüz kesmiyorsa başlamayın derim, anlamak için verdiğiniz emekle alacağınız zevk doğru orantılı olacaktır.
Thomas Pynchon ülkemizde fazla bilinmese de Amerika’da ve dünyada oldukça fanatikleri olan bir yazar. Kült seviyesine uğraşmış neredeyse. Gerçi bunda münzevi hayatı yaşaması ve bilinen son fotoğrafının 1940’ların sonunda çekilmesi gibi magazinsel şeyler de var. (Geçen yıllarda yakalanmış galiba nihayet paparazzilere -80 yaşındaki adamı ne
Sırf adamın biri, kulağının dibinde, hem de güya art niyetle "kremalı pasta" dedi diye
bir partiyi gece vakti terk etmişti. Halbuki adam, dükkanından söz eden Macaristan göçmeni bir pastacıydı. Mucho böyle biriydi işte, alıngandı.
Mucho, birkaç yıl ikinci el araba satıcısı
olarak çalışmış, fakat bu mesleğin ne anlama geldiğinin aşırı farkında olduğu için, çalışma saatleri ona dört dörtlük bir işkence gibi gelmişti.