Hiçbir yerden hiçbir gelirleri olmadığı gibi umutları da yoktur. Aç acına yaşayacaklardır. Bir bit, bir solucan, bir hamamböceği, herhangi bir tek hücreli gibi, yosun gibi yaşayacaklardır yaşayabildikleri yere kadar.
“Bunlar Allah'ın cebinden peygamberi çalarlar. Bir sefer alıştılar mı bitti. Sendeki yürek zaten muhallebi,boyunlarını büktüler de başladılar mı ağlamaya dayanamazsın. Bırak Allah'ın acımadığına sen mi acıyacaksın?”
Kimi vardı? Hatırlayamıyordu ama, vardı galiba. Bir şeyi olacaktı. Kimi? Uzak, çok uzaklarda kırış kırış bir yüz, yüzler… Kimdi bunlar? Nesi olurlardı? Çok zaman geçmişti, yıllar… Yıllar yılı akılda kalabilir miydi?