Sümerler; Mezopotamya egemenliğini Sargon I’in darbesiyle Akkadlara, oradan da Babil ve Asur gibi kent krallıklarına devrederken, bölgedeki ezoterik rüzgârın çevreye de yayılacağından haberdar değillerdi. Krallık ve beyliklerin istikrarsızlık içinde bulunmaları nedeniyle, Akkadlardan sonra Asur ve Babil adlı iki kent krallığı ortaya çıktı.
Bölgede yaşamın savaşlara endekslendiğini belirten tarihsel kaynaklar, diğer uygarlıklardan farklı olarak, savaşmak için askeri eğitime verilen önemi Asur kent krallığının her bölgesinde görmenin mümkün olduğunu bildirmektedir. Eğitimdeki farklı bir uygulama da, İgmil-sin’in Ur kentindeki okullarda yaptığı uygulamadır. İgmil-Sin, “Adaman-dug-ga” adı verilen yazıcıları halktan seçerek, eğitimde bir devrim yapar ve Asur’da okur oranının yükselmesini sağlar.
Eğitimin yapıldığı okullarda, öğrenciler “tablet evinin oğlu”, öğretmenler “okulun babası”, üst sınıf öğrencileri de “büyük kardeş” şeklinde sınıflandırılırlardı. Bilindiği gibi Sümerler “Edduba” adlı okullarda matematik, astronomi, coğrafya, tarım ve benzeri dallarda eğitim yaptırmışlardı. Asur’da ise daha çok savaş eğitimine önem verildiği görülmektedir.
Kitapta; Ali Narçın, Sümerler ve Akkadlardan kopup bölgeyi hareketlendiren Babil, Asur kent krallıklarını, tarihsel ve kültürel açıdan inceleyerek, döneme dair terminolojiyi, alfabetik sırayla günümüze taşımıştır.
