Bana tepeden bakarsanız, bir aptalı görürsünüz. Bana aşağıdan bakarsanız, tanrınızı görürsünüz. Bana tam karşıdan bakarsanız kendinizi görürsünüz.
-Charles Manson-
Bizde uyandırdığı gerçek dehşete ve mide bulantısına rağmen, seri katillerin karanlık bir cazibesi olduğunu inkar edemeyiz. Onlar sadece marazi merakımıza değil, aynı zamanda nihai insan sırrını anlama ihtiyacımıza da hitap ederler.
1. Yüzde 90'ından fazlası beyaz erkeklerden oluşuyor.
2. Zekidirler. IQ'ları "normal"in üstündedir.
3. Yüksek IQ'larına rağmen okulda başarılı değillerdir, uzun süre aynı işte çalışamazlar ve çoğunlukla vasıfsız işçi olarak çalışırlar.
4. Dengesiz ailelerden gelirler. Tipik olarak babaları onlar çocukken aileyi terk etmiştir ve otoriter anneler tarafından büyütülmüşlerdir.
5. Ailelerinin geçmişinde suçlular, psikolojik sorunları olanlar ve alkol bağımlıları vardır.
6. Babalarından ve annelerinden nefret ederler.
7. Genel olarak, çocukken fiziksel, psikolojik ve cinsel tacize maruz kalırlar. Tacizci bazen yabancıdır, bazen bir dost, çoğu zaman da ailenin bir üyesi.
8. Birçoğu, çocukluklarını bazı devlet kurumlarında geçirmiştir ve erken yaşlarda psikiyatrik sorunlar göstermeye başlamışlardır.
9. Yüksek bir intihara teşebbüs yüzdeleri vardır.
10. Küçük yaşlardan itibaren röntgencilik, fetişizm ve sado mazoşist pornografiye yoğun ilgi duyarlar.
Seri cinayet her zaman varolmuştur, ancak suçların bu en iğrencini tarif etmek için kullanılan terminoloji, asırlarla beraber değişmiştir. Dört yüz yıl önce katiller, Avrupa'yı dolaşıp kurbanlarını hayvani bir hırsla öldürürlerdi. O zamanlar onlara "psikopat" ya da "cani manyak" veya "şehvet katili" denmezdi. Onlara likantrof denirdi; bu ifade, iki Yunanca kelimenin; lykos ("kurt" anlamına gelirdi) ve anthropos ("adam" anlamına gelirdi) birleşmesinden oluşmuştu. Kısaca, bu manyakların kelimenin gerçek anlamıyla kurt adam oldukları düşünülürdü.