... "uzun anlatı” dediğimiz şeyin yapıtın hacmiyle ilişkili olmadığını tespit etmemiz gerekiyor. Zira, bir romanı onun sayfa sayısı uzun yapmaz. Sözgelimi Faulkner’ın Ses ve Öfke’si bir uzun yapıt sayılmaz. Döşeğimde Ölürken adlı romanı da öyle. Hele Proust’un Kayıp Zamanın İzinde’si, o devasa ciltlerine bakılmamalı, “uzun” değildir. Yapıtı uzun yapan şey, yazarın tutumudur bana göre...
Sayfa 107 - CAN YAYINLARI