“ ... zekâ dedikleri şey nedir ki , insanın gerçek değeri yüreğinde yatar. Ona , sevgi dolu bir yüreğin en büyük zenginlik olduğunu , gönülde zenginlik olmadıkça zekânın yoksulluk sayılacağını bir anlatabilsem. “
Bu sabah ilgileneceğini düşünerek adımı söyledim ona. Hiç oralı bile olmadı. Çok garip. O bana adını söylese, bambaşka davranırdım. İşittiğim bütün sesler içinde kulağımı en çok okşayan, onun adı olurdu...
“ Başlangıçta ne diye yaratıldığımı bir türlü anlayamıyordum. Ama şimdi anlamaya başladım : bu güzel dünyanın gizli yönlerini bulmak , mutlu olmak , bütün bu şeyleri düşünüp bize verene şükretmek. “