Afet Affetmez

Mikdat Kadıoğlu

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Dünyadaki fay hatları ve benzeri kırıklar üzerinde, tektonik sıkışma ve gerilmeden dolayı herhangi bir sallantı veya deprem olmadan da, bu tür ışık topları zaman zaman görülebiliyor. 1954'te yapılan bir araştırmaya göre de dünya ışıklarının %80'inin jeolojik kırıkların olduğu bölgelerde gözlendiğini gösterilmiştir. Gerçekte, tektonik stres olan yerlerdeki dünya ışıklarının büyük bir kısmı (deprem olmadan görüldükleri için) yıldırım topları olarak da adlandırılmıştır.Bir teoriye göre tektonik stres, kayaların ısınmasına ve dolayısı ile içindeki suyun buharlaşmasına neden olmaktadır. Kuvars kristali gibi piezoelektrik materyaller de, tektonik sıkışma anında elektrik üretir. Bu elektrik buharlaşan su ile birlikte yer yüzeyine çıkar ve bir dünya ışığı olarak görülür. Diğer bir teori ise, yer kabuğundaki çatlaklarda basınç çok büyük olduğundan bir metrekarede 100.000 volt gibi yüksek bir voltaj birikebilir. Fay hattında biriken bu yüksek voltaj bir elektrik kolonu halinde hat boyunca boşalırken havayı iyonize eder ve havanın akkorlaşarak ışık saçmasına neden olur.
Atmosfer bilimlerinde, meteorolojik şartların canlılar üzerindeki etkilerini inceleyen bilim dalına günümüzde "biyometeoroloji" denir.Modern toplumlarda hâlâ büyük bir sağlık problemi olan kalp krizlerinin de hava şartları ve mevsimler ile ilişkisi vardır. Araştırmalar kalp krizlerinin vücudun büyük bir ısı stresine girdiği (yani hava çok sıcak veya çok soğuk olduğu veya sıcaklığın çok hızlı bir şekilde değiştiği) zamanlarda da arttığını göstermiştir. Hastane kayıtları da kalp krizlerinin soğuk iklim bölgelerinde kışın; sıcak iklim bölgelerinde ise yazın arttığını göstermektedir. Böylece, kalp hastalarının kışın güneye ve yazın da kuzeye gitmeleri tavsiye edilmektedir.
Reklam
Depremler, her çeşit hava durumunda, her tür iklim şartlarında, her mevsimde ve günün her saatinde oluşmaktadır. Değişen hava şartlarına bakıp deprem için kaygılanmaya hiç gerek yok...
Dünya atmosferinde görülen ve dünya kaynaklı olan, fakat tanınamayan ışıklar “dünya ışıkları” olarak adlandırılır. Bu ışıklar, genellikle "yıldırım topları" ve "deprem ışıkları" ile ilişkilidir. Fakat bu dünya ışıklarının görülebilmesi için mutlaka bir elektrik fırtınası veya depremin oluşması da şart değildir.Çok eski zamanlardan beri bu tür ışıklar atmosferde ve her yerde görülmektedir. Eski Hindistan ve Çin'de bu tür ışıkların görüldüğü yerlere tapınaklar yapılmıştır. Japonlar bu tür ışıklara "samurailerin ruhu” demek olan “hito dama” demektedir. Japon banknotlarında da İmparator Hirohito bir yıldırım topu içinde gösterilmiştir. Batılı ülkelerde bu tür ışıklar eskiden “define ışıkları" ve "düşman savaş uçağı" şeklinde adlandırılırdı. Günümüzde ise bu tür ışıklara UFO denmektedir.
"Ağzı olanın konuştuğu" bir ülkede, yaşanan iki büyük deprem ile travma geçirmiş bir topluma hitap edenlerin biraz seçici olması ve sorumluluk duygusu ile hareket etmesi gerekir. Fakat bir tane bilim editörü bile bulundurmayan; haberleri ve bilimsel demeçleri hafif ve cıvık spot ve başlıklar ile çarpıtarak müşteri toplamaya çalışanlar olduğu sürece, Ömer Madra'nın söylediği gibi "Bu ülkede herkes birbirini işletmeye" devam edecek gibi görünüyor.
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.