Kitap, bir yıldan fazladır kitaplığımda duruyordu. Geçenlerde elim ona gitti ve açıp okumaya başladım. Gece geç saatlerdi ve uyumak üzereydim. Ama elimden bırakamadım, baya okudum. Aytuğ Akdoğan'ı yaptığı YouTube programlarından tanıyorum, çok da keyif alarak izliyorum.
Bu kitap, Aytuğ'un tüm karmaşalarını, kavgalarını, belki öfkesini akıttığı, yazdığı bir kitap bence. Kitap boyunca bende tasfir ettiği her şeyle kavga ettim. Bazen gülümsedim, bazen şaşırdım. Çoğu cümlenin altını çizdim. Tekrar tekrar dönüp okumak için.
Düşünceler üzerine yazılan kitapları okumak zordur. Bazen ciddi bir empati yapmanız gerekir. Yazarı anlamak için uğraşmanız gerekir. Doğduğu eve, yaşadığı hayata misafir olmanız gerekir. Bu kitapta onlardan biriydi. Aytuğ, tüm bu yazıları yazarken, betimlerken sanki ben bir köşede onu izliyordum, gördüğü şeyleri görüyordum,hissettiği şeyleri hissetmeye çalışıyordum. Bu yüzden bazen rahatsız oldum, bir süre okumadım sonra tekrar merak ettim ve okumaya devam ettim.
Aytuğ Akdoğan okumaya kesinlikle devam edeceğim.