Ah Biz Ödlek Aydınlar

Aziz Nesin

En Beğenilen Ah Biz Ödlek Aydınlar Gönderileri

En Beğenilen Ah Biz Ödlek Aydınlar kitaplarını, en beğenilen Ah Biz Ödlek Aydınlar sözleri ve alıntılarını, en beğenilen Ah Biz Ödlek Aydınlar yazarlarını, en beğenilen Ah Biz Ödlek Aydınlar yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Türk dilinde fiiller, isimlerden daha zengindir. Niçin?
Binlerce yıldan beri göçen insanlar hep devini içinde (hareket halinde) olduklarından, zorunlu olarak, deviniyi anlatan fiiller üretmişlerdir. Türkçede, isimlerin de pek çoğu fiil kökünden üretilmiştir. Düşünmek için durmak, durağan olmak, yavaşlık gerekir. İnsan koşarken, hız ve hızlı devini içindeyken düşünemez ya da iyi ve yoğun düşünemez. Yerleşik toplumların dillerinde isimler fiillerden daha zengindir. Fiillerin çoğu da isimlerden üretilmiştir. Fiil deviniyle üretilir; bu yüzden fiiller somuttur. İsim üretmek soyutlamaktır. Yerleşik toplumların soyutlamak ve soyutlayarak isim üretmek için daha çok zamanı olmuştur. Bizse hep devini içinde olduğumuzdan somut dünyada yaşamışız, somutu anlatan fiiller üretmişiz. Bu yüzden biz Türkler çoğunlukla somutlamaya eğilimliyizdir.
Sayfa 7 - Adam Yay.Kitabı okudu
Bir bakıma çok küçük, bir bakıma da çok büyük olan bu yeryüzünün neresine giderseniz gidiniz, Türkiye deyince Türkiye’yi bilen hemen herkes şu üç adı da bilir: Nasrettin Hoca, Mustafa Kemal Atatürk, Nazım Hikmet... Bu üç ölümsüz, Türkiye’nin temsilcileridir.
Reklam
Atatürk zamanında "Bireyin yapamadığını devlet yapar" denilirdi. Şimdiyse devletin yapamadığını birey yapıyor.
Aziz Nesin'den müthiş tespit
Mısır ve Irak'taki gezilerim sırasında gördüm ki açıkça söylemeliyim - İngiliz emperyalizmi, Mısır ve Irak halk­larını kendisinin sömürdüğünü örtbas edebilmek, örtüp gizlemek, gözlerden kaçırmak için, düşmanlık hedefini, daha önceki yani geçmiş dönemin emperyalizmine, daha doğrusu Türkler'e çevirmesini becermiştir. İngilizler sömürgen olarak ordularıyla bulundukları ülkede, sanki kendileri emperyaliıst değillenniş de dostmuşlar gibi, sürekli olarak geçmiş dönemin 'Osmanlı emperyalizmini işleyerek, halkı Türkler'i sevmemeye, tarihsel ve kültürel bağları ko­parmaya çalışmışlar ve bunu ne yazık ki başarmışlardır. Amaçları Arap halkını uyutmak, İngiliz emperyalizmini gözlerden kaçırmaktı.
"Bizde, Karl Marx'ın ve Marxsizm'in yanlışlarını anlatanlar, söze <Öyle değil!> diye başlıyorlar."
Su, buz ve buğu arasındaki ayrım neyse, kahkahayla gözyaşı arasındaki ayrım da odur. İkisi de özde aynı şey­ dir; yalnız biçimleri, görünüşleri değişmiştir. Onun için, hem gülünce, hem de ağlayınca rahatlarız.
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.