Ahlâki buyruk, insanlık toplumunda bir insan olma emridir. Deneyimimizin sınırı içersinde sadece insan, bir kişi olabilir; çünkü sadece insan, ait olduğu ve aynı zamanda da bağımsız olduğu bir dünya karşısında bir ben olarak kendisine sahip olan bütünüyle merkezî bir bendir. Ait olduğu ve aynı zamanda bağımsız olduğu kendi dünyasıyla bu ikili ilişki, onun sorular sormasını ve cevaplar bulmasını, istemler almasını ve istemler yapmasını mümkün kılar.