Aile Sorgulanıyor!

Diana Gittins

Aile Sorgulanıyor! Quotes

You can find Aile Sorgulanıyor! quotes, Aile Sorgulanıyor! book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.
19. yüzyılın sonunda cinsellik teorisinde yeni bir devrim yaşandı. Sigmund Frcud tüm erkek ve kız çocukların biseksüel olduğunu ileri sürerek, kadın ve çocukların aseksüel oldukları ve heteroseksüel iç güdülerin "doğal" olduğu görüşlerine karşı çıktı.: "Kadınlık ve erkeklik kavramlarını tamamen farklı bir tinsel ve fiziksel durum olarak tanımlamak yerine, Freud daha yalın bir cinsellik teorisi geliştirdi. İki cinsin çocuklarının cinsel davranışlarının arasında hiçbir fark bulunmadığı konusunda ısrar etli. Başlangıçta çocuklar biseksüeldir ve cinsel isteklerini yönelttikleri özel bir obje bulunmaz. Aslında çocuklar 'çok yönlü sapıklar'dır ve her türlü cinsel tatmin yolunu ararlar. (Coward, 1983, sf. 192). Böylece Freud kadın ve çocuklara cinselliklerini geri verdi.
Aile ile ilgili idealler yasal, sosyal dini ve ekonomik sistemimize sinerek güçlenmiş ve bunlara uymayanların cezalandırılmasını veya dışlanmasını sağlamıştır. Bu durumda insanları belli biçimlerde davranmaya ve yaşamlarını geçerli norm ve kalıplara göre sürdürmeye zorlayan çok ciddi bir baskı vardır. Patriarkal ideoloji tüm sosyoekonomik ve siyasi kurumlarımıza hatta kullandığımız dile girmiştir. Böylelikle insanları belli yolları izlemeye yüreklendirmekte, kandırmakta baskı yapmaktadır. Bunlar genellikle 'aile' çerçevesinde sunulur ve tanımlanır ve aile toplumumuzun siperi olarak görülür. Patriarkal ideolojinin baskısı kişisel olmayan ilişkilerimizde evlilikte, bekarlıkta, aşkta ve nefrette, çocuk sahibi olmak veya olmamakta her alanda kendini gösterir. Kısacası sosyal davranışlarımızın çoğu 'aile' ideolojisiyle yoğrulmuştur ve bu ideolojiye göre değerlendirilir.
Sayfa 74 - Pencere YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Erkek yönetimindeki bir ailenin dışında yaşadıkları için bu kadınlar, diğer kadınların koca ve sevgilileri açısından cinsel bir tehlike oluşturuyordu. (Günümüzde de ayrılmış ya da boşanmış kadınlar böyle görülür) O dönemde kadınların cinsel ihtiyaçlarının erkeklerinkinden daha fazla olduğuna inanılırdı. Bu yüzden bir bağıntısı bulunmayan kadınlar çok tehlikeli bulunuyordu. Dahası bekar ya da dul bir kadın gayrimeşru çocuk doğurduğunda topluluğun potansiyel maddi yükümlülüğü artmaktaydı.
Sayfa 47 - Pencere YayınlarıKitabı okudu
Bir erkek için evlilik bağılılık ya da yarı bağımlılık statüsünden karısı ve çocuklarından itaat ve hizmet bekleyebileceği bağımsızlık ve otorite statüsüne geçiş anlamına geliyordu. Halbuki bir kadın tanım gereği her zaman bağımlıydı ve dolayısıyla ayrılmış veya dul kalmış bir kadın yalnız kendini güvensiz bir konuma sokmakla kalmıyor aynı zamanda bizzat kadınlık fikrine ters düşüyordu. Kadınlar gittikçe ekonomik güven ve toplumsal statü açısından evliliğe bağımlı hale geliyordu.
Sayfa 50 - Ailenin Anlaşılmasında Patriarkanın Önemi
Kadınların tek elde ettiği, gelecek nesillere iyi annelik yapmanın yollarıyla ilgili bir sürü nasihatti.
"İşçi erkekler patronlarının otoritesinden şikayet etmekte ve buna karşı yasaların çıkarılıp sendikalaşma hakkının verilmesini talep etmektedirler... Ama erkek otoritesini kısıtlamaktan veya kendilerinden daha aşağı konumda buldukları insanlarla eşitlenmelerinden bahsettiniz mi Toryist ruhları uyanmaktadır."
Reklam
Kutsal ve tinsel kadın, her zaman elinden gelen en iyi şekilde ailesine hizmet eden, hem kocasına hem de tanrıya itaatkar (tabii ikisi çelişebilirdi) dindar bir anne idi. Bu görevleri babası veya abisi için yerine getirerekte yüksek statü elde edebilirdi. Ancak patriarkal aile dışında erkeğin tinsel eşiti olması için başka hiçbir yol yoktu. Hem ev içinde hem de çoğunlukla dışarda çalışabilirdi ama çeşitli mesleklere girmesi bir koca ya da baba ile yaşamasına bağlı idi. Bütün kadınlar bu durumdan memnun değildi -cadılara yapılan zulüm de bir çoğunun memnun olmadığını göstermektedir- ancak bu hem kilise hem devlet tarafından vaaz edilen idealdi. Bu kadınların otorite ve güç getiren işlerden dışlanmalarını sağlıyordu ve düşük ücretlere bir açıklama olarak sunuluyordu. Böylelikle de kadınları bu ideallerin hiç değilse bir kısmına uymak zorunda bırakıyordu. Kadınlık ideali evlilik ve annelikle öylesine özdeşleştirildi ki, bekar ve dul kadınlar erkeksi, tehditkar ve marjinal görülmeye başlandı.
Sayfa 50 - Ailenin Anlaşılmasında Patriarkanın Önemi
Kısacası sosyal davranışlarımızın çoğu 'aile' ideoloji­ siyle yoğrulmuştur ve bu ideolojiye göre değerlendirilir.
Viktorya dönemi doktor ve bilim adamlarının cinsellik ideolojisinde yaratığı devrime tanık olmuştur. İlk kez kadınların cinsel haz ve istek duymadıkları ileri sürülmüştür. Bir çok doktor cinsel haz alma yetisinin erkeklere özgü olduğunu iddia etmiş ve kadınlar için tamamıyla uygunsuz olduğuna karar vermiştir. Kadınlarda cinsel uyarılma büyük bir
Sayfa 56 - Ailenin Anlaşılmasında Patriarkanın Önemi
Patriarka
Aile, tanımı gereği baba otoritesine bağlı eşitsizlik içeren bir kurumdur. Bu tanımın içinde baba/kocanın ata yani "bir aile veya kabilenin yöneticisi" olduğu görüşü gizlidir. Öyleyse patriarka güç kavramı üzerine kurulu toplumsal cinsiyet ve yaş ilişkisidir ve ailelerin anlaşılmasında önemi büyüktür.
129 öğeden 81 ile 90 arasındakiler gösteriliyor.