Bilimsel olarak, ilk kez karşılaştığımız biri hakkında ilk saniye bir fikir sahibi oluyoruz ve ön yargı anormal birşey yaşanmadığı sürece hiç değişmiyor. Dolayısı ile bu, bizim başkalarında oluşturduğumuz ilk yargı için de geçerli.
İnsan, doğası gereği hormon dediğimiz kimyasalların dürtülediği bir varlık. Yazarlar, kişiliğimizi belirleyen (ve ilk intibaı oluşturan) hal ve hareketlerimizi, kabaca "Güç ve Sıcaklık" olarak adlandırmışlar. Bu iki unsuru bir koordinat çizelgesi üstüne yerleştirdiğimizde (mesela güç dikey, sıcaklık yatay hat olsun), bulunduğumuz yere göre intiba oluşturuyoruz. Mükemmeli Güç/Sıcaklık dengesi gibi görünse de, yaratmak istediğimiz etkiye göre bunları azaltıp, çoğaltma yollarını anlatıyor kitap.
İnsan olarak yine doğamız gereği sosyal varlıklar olduğumuzdan, lider etkisinden dolayı Güç yansıtan insanlara daha çok saygı duyuyoruz (korku/sevgi dengesine bakılmaksızın). Ancak bu binlerce yılın getiri ve götürüleri sebebiyle otomatik bir sıralama getiriyor. Güç yansıtarak saygı görmek isteyen insanların öncelikle bu otomatik sıralamayı aşmaları gerekiyor. Mesela eşit bir vasfa sahip olmasa bile bir beyaz-erkek, beyaz-kadın'a göre otomatikman 1-0 önde başlıyor yarışa. Siyah-kadın olmak ise enterasan bi şekilde siyah-erkek olmanın önünde etki bırakıyor.
Kitap, bu etkilerin testesteron, oksitosin gibi hormonlarla bağı üzerinden giderek artı ve eksilerimizi görmemizi ve istersek bunları nasıl düzenleyebileceğimizi anlatıyor.
Uzun sürede okuyabildim ama benzeri pekçok kitaptan daha altı dolu buldum.
Kitapla kalın..
