Nash'in mantık ve düşünce gücüne duyduğu inanç, genç bir matematikçi ve hatta yeni başlayan bilgisayar, uzay seyahati, nükleer silahlar çağı için bile fazlaydı. Bir seferinde Einstein onu, fizik çalışmadan izafiyet teorisini düzeltmeye kalkıştığı için azarlamıştı. Onun kahramanları Newton ve Nietzsche gibi yalnız düşünürlerdi. Bilgisayarlar ve bilimkurgu onun en büyük tutkusuydu. Kendi deyimiyle "düşünen makinelerin bazı açılardan insanlardan daha üstün olduğunu düşünüyordu. Bir ara uyuşturucuların fiziki ve zihinsel performansı arttırabileceği fikrine kapılmıştı. Kendilerinin tüm duygulardan arınmış olduklarına inanan, yüksek zekâlı uzaylı yaratıklar olduğu düşüncesi ona cazip geliyordu. Hayat hakkındaki kararları -ilk asansöre mi binmeli yoksa ikincisi mi beklemeli, parasını hangi bankaya yatırmalı, hangi işi kabul etmeli, evlenmeli mi- tüm duygulardan, âdet ve geleneklerden arındırılmış algoritma, avantaj ve dezavantaj hesapları ya da matematiksel kurallarla çözmeye çalışmıştı. Nash'e koridorda bir merhaba demek bile, "Neden bana merhaba diyor sun?" gibi öfkeli bir tepkiye neden olabilirdi.

Sayfa 7Kitabı okudu

Akıl Oyunları Sylvia Nasar

Reklam