Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Aklın Islahı Üzerine Bir İnceleme

Baruch Spinoza

Aklın Islahı Üzerine Bir İnceleme Gönderileri

Aklın Islahı Üzerine Bir İnceleme kitaplarını, Aklın Islahı Üzerine Bir İnceleme sözleri ve alıntılarını, Aklın Islahı Üzerine Bir İnceleme yazarlarını, Aklın Islahı Üzerine Bir İnceleme yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Tanrı hakkında, üçgen hakkında sahip olduğumuz bilgi gibi bir bilgiye sahipsek, tüm şüphe ortadan kalkar
Sayfa 99 - AlfaKitabı okudu
kesinlik nesnel özün kendisinden başka bir şey değildir; yani biçimsel özün bilincine varmamızı sağlayacak yol, kesinliğin ta kendisidir. Yine buradan da açıkça anlaşılıyor ki, bir doğrunun kesinliği için, doğru bir kavrama sahip olmaktan başka bir işarete gerek yoktur. Çünkü, yukarıda da gösterdiğimiz gibi, bilmek için, benim bildiğimi bilmem gerek- mez. O halde buradan da yine açıkça anlaşılıyor ki, bir şeyin tam kavramına ya da nesnel özüne vakıf olmadıkça, kimse mutlak kesinliğin ne olduğunu bilemez; çünkü kesinlik ve nesnel öz aynı şeydir.
Sayfa 49 - AlfaKitabı okudu
Reklam
İtibarın büyük bir sakıncası daha var, o da hayatımızı insanların algısına göre yaşamak zorunda oluşumuz; yani insanların hep kaçtığı şeylerden kaçarak, hep istediği şeyleri isteyerek.
Sayfa 21 - AlfaKitabı okudu
Tüm kötülükler, gelip geçici şeylere duyduğumuz sev­giyle ilişkililer. Oysa ezeli ve ebedi olan şeye du­yulan sevgi, ruhu sevinçle besler; hem de her tür hüzünden arınmış sevinçle. İşte biz böyle bir se­vince özlem duymalıyız, var gücümüzle böyle bir sevincin peşine düşmeliyiz.
Çünkü sahih aklın ön planda olmadığı bir yerde kimse sırf kulaktan dolma bilgiyle bilinç sahibi olmaz.
Sayfa 41 - AlfaKitabı okudu
Reklam
Gerçekte iyi olana kötü, kötü olana da iyi diyorlar. ne kendilerinin bilincindeler ne de kullandıkları kelimelerin
İtibarın, servetin ve ihtirasın gelip geçici kazançlarının, hakiki mutluluk mutlak Sevinç olduğuna inanıyorlar. yani anlayacağınız hiç akıllarını kullanmıyorlar.
...Başka bir deyişle, bilmem için, bildiğimi bilmeme gerek yoktur, hele bildiğimi bildiğimi bilmeme hiç gerek yoktur; kısaca bir üçgenin özünü anlamam için, bir dairenin özünü anlamam ne kadar gerekliyse, o da o kadar gereklidir.
Sayfa 47 - Alfa YayıneviKitabı okudu
Servet, itibar, ihtiras.
Oysa sıradan insanların peşine düştüğü bütün o malum hedefler, varlığımızı korumaya en ufak bir çare sunmadıkları gibi, sürdürmemize de mâni olurlar; kendilerini elde eden insanların çoğunun ölümüne sebebiyet verirken, ellerine geçirdikleri insanların hepsinin ölümüne sebebiyet verirler.
Reklam
İtibarın büyük bir sakıncası daha var, o da hayatımızı insanların algısına göre yaşamak zorunda oluşumuz; yani insanların hep kaçtığı şeylerden kaçarak, hep istediği şeyleri isteyerek.
İhtiras
Mesela ihtiras; ruh öyle bir esir düşüyor ki buna, iyi bir şey bulmuş da sükûna ermiş gibi başka bir şey düşünemez hale geliyor. Ama hazzına vardığı anda da, peşi sıra gelen büyük bir hüzne garkoluyor. Hüzün, zihni esir almıyor belki, yine de darmaduman ediyor, sersemletiyor.
İtibarın büyük bir sakıncası daha var, o da hayatımızı insanların algısına göre yaşamak zorunda oluşumuz; yani insanların hep kaçtığı şeylerden kaçarak, hep istediği şeyleri isteyerek.
Sayfa 21 - AlfaKitabı okudu
994 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.