Ama genç erkekler öylesine aptal hesapsız, bazı kadınlar öylesine fettan ve ahlaksız olabiliyordu ki, bir kadının oğlunun Siren Adası'ndan geçip masum bir limana ulaştığını görmesi mucize olabiliyordu.
İsveçli sanatçılar tarafından icra edilen Fransız operalarının Almanca metinleri, İngilizce konuşan dinleyiciler daha kolay anlayabilsin diye İtalyancaya çevrilirdi.
Sanki sevdiği kadınla değilde başka bir kadınla, sıkılmaya başladığı zevkler yüzünden borçlu olduğu bir kadınla konuşmuş gibiydi. Kendisini bu adi söz dağarcığının esiri olmuş bir halde bulmak iğrenç bir şeydi.