Deli olmasına deli değildi. Yalnız, görmediği bir şey görse, oğul veren bir arı sürüşü, bir kuytuda boynu bükük bir top menekşe, kırmızı bir kaya, bir karınca köresi, ne bileyim ben, şu dünyada kimsenin dönüp bakmadığı bile bir şey görse, oraya çakılıp kalıyor, gözleri kocaman kocaman açılmış, o şeye dalıp gidiyor, onunla bütünleşiyordu.