Yakın zamanda yapılan bir çalışma, asidik sıvılara kısa süreli maruz kalmanın, Mars yüzeyindeki killere gömülü biyobelirteçlerin (yaşamın biyolojik göstergelerinin) uzun vadede korunmasını imkânsız hale getirebileceğini gösterdi. Bu, Mars’ta nesli tükenmiş yaşamın moleküler kalıntılarının araştırılmasının da zor olabileceği anlamına geliyor. Yaşamın Dünya’daki çok çeşitli asidik ortamlarda başarılı bir şekilde gelişebileceğini biliyoruz. Asidik sıvılarla ilgili sorun, yaşamın kökeni ve gelişimi ile değil, kil katmanlarının içinde geçmiş yaşamın izlerinin korunması ile ilgili. Asidik sıvılar killerin iç yapısını ve dolayısıyla içlerindeki organikleri barındırma ve koruma kabiliyetlerini değiştirebiliyor. Mars’ta Dünya’ya kıyasla benzer koşullar bekliyoruz, belki Mars genel olarak biraz daha asidik olabilir.Son çalışmamız, Mars’taki killerde yaşam arayışında başarılı olmanın, geçmişte bu killerle etkileşime giren sıvıların özelliklerine bağlı olacağını gösteriyor: Alkali sıvılar, killerin organikleri barındırma kapasitesini engellemiyor. Çalışmamız, Mars’ta yaşam arayışını nereye odaklamamız gerektiğini gösteriyor: Jeolojik kayıtlarda asidik sıvılarla hiçbir etkileşimin kaydedilmediği yerlere bakmalıyız.Örneğin, Perseverance’ın, Mars’ta karbonatların bol olduğu birkaç noktadan biri olan Jezero kraterine inecek olması, en başta doğru bir karar verilmiş olduğunu gösteriyor.
Sayfa 89 - Dr. Alberto G.Fairén, İspanya, Madrid’de bulunan Centro de Astrobiología’da araştırma görevlisidir.