Somut, soyut, zihinsel gibi farklı ontolojik düzlemlerde kendilerini gösteren varlıkların farklı olması gibi, bunlardan bahsederken kullanacağımız kavramlar dünyasının da doğal olarak farklı olması gerekir. Tanrı söz konusu olunca, kullanılan dilin diskürsif ve literal bir yapıdan sembolik ve mecazi bir yapıya kayması ise, Tanrı'nın farklı bir ontolojik düzlemde bulunmasının zorunlu sonucu olarak görülmelidir.