Kapitülasyonlarda ecnebilerin şahitliğinin mahkemelerde kabul edilmesine dair hükme Şeyhülislam Ebussuud Efendi “Nâ-meşru olan nesneye emr-i sultani olmaz.(Hükümdar,hukuka aykırı bir şeyi emredemez.)diyerek karşı çıkmış; bunu bazı cahil katiplerin sonradan metne eklediğini söylemiştir.İşte Ebussuud Efendi’ye dünya çapında bir hukukçu olarak itibar kazandıran da bu hassasiyetidir.Misallerden de anlaşıldığı gibi,zannedilenin aksine,Osmanlı padişahı hiçbir zaman dediği dedik bir hükümdar olmamıştır.Gücü,son asırdaki Avrupa Krallarından fazla değildi.
Halbuki;
*Yahudiler İspanya'da zulüm görürken, Sultan 2.Bayezid onlara kucak açtı vatandaşlık verdi.
*Sultan Abdülmecid, tıp fakültesinde okuyan tek bir Yahudi öğrenci için,kendi dinine uygun mutfak kurulmasını sağladı.
*Osmanlı donanması, gayrimüslim neferlerin dini bayramlarında demir atardı.
*Şeyhülislâm,gerektiğinde Padişahın uygulamalarını hukuka aykırı bulup fetva ile engelleme hakkına sahipti.
*Telgrafı bulana memleketinde kimse yüz vermezken, Sultan Abdülmecid,kendisini davet edip telgraf hattı kurdurup;dünyada ilk telgrafı çeken kişi olmuş.
*Pasteur kuduz mikrobunu bulduğunda, Avrupa'da ciddiye alınmamış;Abdülhamid Han,bir nişan ve teşekkür mektubu göndermiş.
*Akıl hastaları Avrupa'da içine şeytan girmiş diye yakılırken,Osmanlılar akıl hastaneleri kurarak delileri hasta kabul etmiş;kuş sesi,su sesi,musikî ile tedavi etmiştir.(2.Bayezid)
...........
Israil 'de Mecelle 1984' te kaldırıldı. (Türkiye'de 1926) Ancak İsrail kanunlarında Mecelle'nin tesirleri fazladır. İsrail aynî haklar kanununun pek çok hükümleri de Mecelle'den alınmıştır.