Â'mâk-ı Hayal

Filibeli Ahmed Hilmi
Beşer cinsi o kadar âciz, zayıf ve muhtaçtır ki, hayatını ricâ ile geçirir. Râci demek, insan demektir.
İstersen konuşalım. Lâkin sözden ne çıkar? Şimdiye kadar kim bilir, kaç hayvan yükü kitap okudun. Ne anladın? "Hiç" değil mi? İnsanların bildiği nedir? Bildikleri sadece kendi zevk ve bencilliklerinin ihtiyacı olan sanayi ile ilgili olanlardan ibarettir; fakat hak ve hakikate dair ne bilirler? Hiç! Aklen muhakeme ederek hakkı tanımak mümkündür; fakat bilmek, anlamak mümkün mü? Harfleri, kelimeleri bir araya getirmekle hikmete dair hususlar bilinir mi? Hikmeti idrak etmek bu kadar basit midir? Hakikatin bilgisine ulaşmak bu kadar ucuz mudur?
Reklam
Ey avare yolcu! Yürü, durma yürü. Bu geçici âlemin zevkleri seni Allah'a kavuşmaktan alıkoymasın. Bu eşsiz manzaraları, bu güzelliklerin tümü rüya ve hayaldir. Ey zavallı ziyaretçi! Yürü, durma yürü. Yürü ki, Allah'a kavuşmanın ferahlığında yüceliklere eresin. Yürü, kendi aslında hiçliği bul. Kemâle ermenin yolu budur. Yürü! Gösterişi ve tantanayı terk et ki Allah'a kavuşma kadehinden içesin. Yürü ki hiçlikte Allah'ın tecellisini göresin.
İnsanların yüz binlerce senedir kelime icadı ile uğramasına rağmen halen gerektiği kadar kelimenin bulunmayışı tuhaf değil mi?
Sayfa 116Kitabı okudu
Hiçlik Zirvesi'ne insanların binde, hatta yüz binde biri bile çıkmayı başaramaz. Çünkü ona çıkmak için insan öncelikle kendine hâkim olmalı. Eğer bu kalpte hırsın ve dünyaya ait tutkuların kırıntısı dahi bulunursa bu işe yeltenen kişi yolda kalır. Oraya ancak canlı cenazeler çıkabilir.
Fakat insan aradığı, arzuladığı ve özlemini çektiği mutluluğun ne olduğunu bilmediği halde, bu meseleye bir sınır düşünemez ve belirleyemez. Öyle mutlu insanlar vardır ki, bu hırs ve düşkünlüklerinden ötürü, mutlu olmadıklarını zannederler.
Sayfa 203Kitabı okudu
Reklam
Hz. İsa:
Mutluluk; geçmişi unutmak, şimdiyi hoş görmek, geleceği düşünmemekle mümkündür.
Sayfa 138Kitabı okudu
Oğlum! İlmin ve hikmetin kıymetini öğrenmek için yaya gideceksin. Bir şey pahalıya elde edilmedikçe kıymeti bilinmez..
Yerküre dediğimiz bu geçici misafirhaneyi, hüzne kapılmadan seyretmek acaba mümkün mü? Nereden geldik? Nereye gidiyoruz? Saf, temiz bir inancın gayet güzel cevap verdiği bu soruya akıl ve fen bilimleri maalesef cevap veremiyordu.
~ Çok tuhaf! "Var" ile "Yok" eşit olur mu? Mesela ben şimdi varım, yarın ise yok olacağım. Bu iki hal arasında fark yok mu? Dedim. Deli başını çevirdi, kahkahayı bastı ve: ~ Vay! Sen varsın ha! Acaba var mısın? Dedi.
Reklam
Körün adına arif denilerek Gören kişiye deli, Bilim birçok masal uydururken Gerçek ilim ve irfana masal denildi. (...Hepimiz iyi birer masal dinleyicisiyiz.)
Sayfa 181 - Genç İstikbalKitabı okudu
İlim, kendi başına bir değere sahip değildir. İlim, ancak iş bilen insanların işlerini kolaylaştırması bakımından bir önem ve değer taşıyabilir.
Sayfa 195Kitabı okudu
Dünyada insanların kendi özel ailelerinden başka bir de umumi ailesi bulunduğunu ve bunun da tüm insanoğlulları olduğunu idrak etmiş olmakla kendimi mutlu hissediyorum.
Sayfa 227Kitabı okudu
Ey Beşeriyet!
Mutluluk; hayatı olduğu gibi kabul etmek, yük ve zahmetine razı olmak, ıslahına gayret etmektedir.
Sayfa 138Kitabı okudu
Her insan, basiret ve feraset sahibi herkes, hatta farklı yaratılıştaki en önemsiz ve basit hayvan bile bu dünyada ihtiyaçlarını hissettiği andan itibaren mutluluğu aramaya başlar.
Sayfa 203Kitabı okudu