amok nedir? bir Malezyalı, alelade iyi, sevimli adam, ağır ağır içkisini içmektedir... Gevşek gevşek oturmuştur öyle, kaygısızdır, güçsüzdür... benim odamda oturuşum gibi... sonra birden yerinden sıçrar, hançerini kapmasıyla sokağa fırlaması bir olur... ileriye atılır, koşar, hep ileriye, dosdoğru, nereye gittiğini bilmeden... Yolunun üstündekileri, insan olsun, hayvan olsun, deviriverir, kan kokusu hiddetini daha çok artırır... Koşarken salyalar akar ağzından, deliler gibi bağırır... ama koşar, durmadan koşar, sağını solunu görmeden, bağıra bağıra koşar bu korkunç gidişte, elinde kanlı hançeri... Köylüler, bu kanlı delilik krizine tutulmuş olanı dünyada hiçbir gücün durduramayacağını bilirler... Geldiğini görenler, uğursuz haberi mümkün olduğu kadar uzaklara duyurmaya çalışırlar: "Amok! Amok!" herkes kaçar... Ama o duymaz yoluna devam eder; hiçbir şey görmeden koşar, önüne geleni öldürür... bir kuduz köpek gibi öldürülünceye kadar, yahut bitkin bir halde, kan ter içinde devrilinceye kadar...