Roman, Rusya'nın sanayi devrimi döneminde geçer ve yoksulluk, zulüm ve eşitsizlikle mücadele eden bir annenin hikayesini anlatır.
Romanın ana karakteri Pelageya Nilovna, genç yaşta kocasını kaybeder ve üç çocuğuyla yoksulluk içinde yaşamak zorunda kalır. Ancak, çocuklarını korumak ve hayatta kalmak için mücadele eder. Roman boyunca, Pelageya Nilovna'nın güçlü iradesi ve fedakarlığı, okuyucunun dikkatini çeker ve hayatın zorluklarına karşı direnmenin önemini vurgular.
Roman, Rusya'nın yoksulluk, ayrımcılık ve zulüm gibi sosyal sorunlarını ele alır. Maksim Gorki'nin edebi tarzı, okuyucunun Roman karakterlerinin duygularını ve iç dünyalarını derinlemesine anlamasını sağlar. Bu sayede, okuyucular romanın karakterlerinin hayatındaki acıları ve umutları hissedebilirler.
"Maksim Gorki Ana", Maksim Gorki'nin en ünlü eserlerinden biri olarak kabul edilir ve dünya edebiyatının en güçlü romanlarından biri olarak görülür. Roman, insanlık tarihinin sorunlarına ilişkin bir eleştiri sunar ve insanların sevgi, umut ve fedakarlıkla hayatta kalmak için mücadele etme gücünü kutlar.
