Murat ile Oğulcan, martılara simit atmayı bir anda bırakarak; Burcu ise, aynı anda yerinden bir yay gibi fırlayarak, Özge'nin parmağını uzatarak gösterdiği gemiye doğru baktılar. Bir anda hepsinin bakışları Özge'nin gösterdiği gemide toplandı.
Güvertede olan diğer yolcularda, "ne oluyor" dercesine bir merakla o noktaya bakmışlardı. Bu bakış anının sessizliğini Murat bozarak:
"Anadolu... Anadolu..."
Geminin bordasında yazılı adını üst üste iki kez sesli olarak okumuştu. Bu okuyuş diğerlerini de ateşleyince, dördü birden:
"Anadolu... Anadolu..."
(Arka Kapak)