Sözler ve Alıntılar
Anadolu Türk aşiretlerinin hayatı ıstıraplarla doludur. Onlar bu acılarını yanık türkülerle ifade etmeye çalışmışlardır.
Sayfa 325 - ÖTÜKENKitabı okudu
Çocukluğumdan beri verilen salıklar hala kulağımda :)
Avşar ve diğer Türkmen aşiretinin kültüründe, analar kızlarına devamlı şöyle öğüt verirler:
“El kapısı çetin olur. Görmediğini görürsün, duymadığını duyarsın. Kötüyü duyma, at arkaya; heybenin bir gözü delik olsun.
Eskine sahip ol ki acarın (yeni) yanında kalsın.
Yamalık ya masını öğren ki, yırtık büyümesin.
İlkmeyi (birikim) bilmezsen artırmayı da bilmezsin.
Ayağına sahip ol; fazla gezme; “gezen pabuç, şey (b*k) getirir.” derler unutma.
Geç yat, erken kalk.
Yemek yerken yere bak; su içerken geri dön (başını arkaya çevir)
İkide bir bir şey istemek için komşuya gitme.
Sayfa 209 - ÖTÜKENKitabı okudu
Küheylan; sabrın, sükutun ve soyluluğun temsilcisidir. Onun için soylu kızlar küheylana benzetilirler.
Sayfa 77 - ÖTÜKENKitabı okudu
Bir Yanımız Hep Buruk..
AĞIT VE TÜRKÜ, aşiret hayatının bir parçasıdır. Hayatı ıstıraplarla geçen bir toplum elbette ki, ızdırabını bir şekilde dile getirecektir. Acı ile karışık keyf haliyle elini kulağına atar veya bir kayaya yaslanıp söyler türküyü, ağıdı. İçi yanan bir ananın feryadı, kana bulanmış bir kefeni kucaklayan bir babanın boğazına düğümlenen sözler, gözyaşı ile birlikte ancak böyle yerine ulaşabilir.
Sayfa 289 - ÖTÜKENKitabı okudu
“Alma alı, satma kırı, yağızın da binde biri; ille doru ille doru.”
Atlar, bu canım hayvanlar; Avşar’ın, Türkmen’in hayatında önemli yeri, ayrı bir değeri vardır. Herkesin atı iyidir. Aşirette atın da insanın da soylusu aranır.
Sayfa 218 - ÖTÜKENKitabı okudu