Anafartalar Hatıraları

Mustafa Kemal Atatürk

En Eski Anafartalar Hatıraları Sözleri ve Alıntıları

En Eski Anafartalar Hatıraları sözleri ve alıntılarını, en eski Anafartalar Hatıraları kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
''Fakat bence bu tabiye vaziyetinden daha mühim bir amil vardır ki o da herkes öldürmek ve ölmek için düşmana atılmıştı. Bu öyle alelade bir taarruz değil, herkesin muvaffak olmak veya ölmek azmiyle harekete teşne olduğu bir taarruzdur. Hatta ben, kumandanlara şifahen verdiğim emirlere şunu ilave etmişimdir: --Size ben taarruz emretmiyorum, ölmeği emrediyorum. Biz ölünceye kadar geçecek zaman zarfında yerimize başka kuvvetler ve kumandanlar kaim olabilir.''
Sayfa 17 - Sel Yayınları, M. Kemal AtatürkKitabı okudu
''Benimle beraber burada muharebe eden bil cümle askerler kat'iyyen bilmelidir ki uhdemize tevdi edilen namus vazifesini tamamen ifa etmek için bir adım geri gitmek yoktur. Habü istirahat aramanın bu istirahatten yalnız bizim değil, bütün milletimizin ebediyyen mahrum kalmasına sebebiyet verebileceğini cümlenize hatırlatırım. Bütün arkadaşlarımın hem fikir olduklarına ve düşmanı tamamen denize dökmedikçe yorgunluk asarı göstermiyeceklerine şüphe yoktur.''
Sayfa 27 - Sel Yayınları, M. Kemal AtatürkKitabı okudu
Reklam
-- Biz ferdi kahramanlık sahneleriyle meşgul olmuyoruz. Yalnız size Bombasırtı vak'asını anlatmadan geçemeyeceğim. Mütekabil siperler arasında mesafeniz sekiz metro, yani ölüm muhakkak... Birinci siperdekiler, hiçbiri kurtulmamacasına kamilen düşüyor, ikincidekiler, onların yerine gidiyor. Fakat ne kadar şayanı gıpta bir itidal ve tevekkülle biliyor musunuz? Öleni görüyor, üç dakikaya kadar öleceğini biliyor, hiç ufak bir fütur bile göstermiyor; sarsılmak yok! Okumak bilenler ellerinde Kur'an-ı Kerim, cennete girmeğe hazırlanıyorlar. Bilmeyenler kelime-i şehadet çekerek yürüyorlar. Bu Türk askerindeki ruh kuvvetini gösteren şayanı hayret ve tebrik bir misaldir. Emin olmalısınız ki Çanakkale muharebesini kazandıran, bu yüksek ruhtur.
Sel Yayınları, M. Kemal AtatürkKitabı okudu
Bütün askerler, zabitler, artık her şeyi unutmuşlar, nazarlarını, kalplerini verilecek işarete merküz bulunduruyorlardı. Süngüleri ve bir ayakları ileri uzatılmış olan askerlerimiz ve onların önünde tabancaları, kılınçları ellerinde zabitlerimiz kırbacımın aşağı inmesiyle ahenin bir kitle halinde şirane bir savletle ileri atıldılar. Bir saniye sonra düşman siperleri içinde asumani bir gulguleden başka bir şey işidilmiyordu: Allah Allah Allah!...
Sayfa 93 - Sel Yayınevi, M. Kemal AtatürkKitabı okudu
Muharebe meydanında cereyan eden hali temaşa ederken bir şarapnel parçası göğsümün sağ tarafına çarptı. Cebimde bulunan saati parça parça etti. Vücuduma nüfuz edemedi. Yalnız derince bir kan lekesi bıraktı. (Bu saat enkazını bilahare, bugünün hatırası olmak üzere, Liman Paşa'ya verdim. O da, asalet armasını havi, kendi saatini bana verdi.)
Sayfa 94 - Sel Yayınları, M. Kemal AtatürkKitabı okudu
8 Ağustos 1915 Günü
Vaziyet umumileşmiş, Anafartalar'a açıkmış ve çıkmakta olan büyük düşman kuvvetlerini nazarı dikkate almak ve bana göre umumi tedbirler ittihaz ederek sevk ve idareyi tevhit ve temin etmek lazımdı. Bu sebeple Erkan'ı Harbiye reisinin çare kalmadı mı? sualine verdiğim cevapta, bütün mevcut kuvvetlerin tahtı kumandama verilmesinden başka çare kalmadığını söyledim. - Çok gelmez mi? dedi. - Az gelir! dedim.
Sayfa 57 - CumhuriyetKitabı okudu
Reklam
126 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.