Stirner'e bakın, o bütün sınırlamaların kendi halinde düşmanına bakın,
Şimdi bira içiyor, yakında suymuşcasına kan içecek,
Ötekiler "Kahrolsun kral" diye vahşi çığlıklarını atar atmaz,
Stirner hemen "Yasalar da kahrolsun" diye tamamlar.
Kropotkin yirmi ila kırkbeş ya da elli yaş arası yetişkin nüfusun günde dört yada beş saat çalışmasını herkesin maddi anlamda yaşamının güvence altına alınması için yeterli olduğunu düşünür.
Devlet benim kısıtlanmamın,sınırlanmamın, köleliğimin somut görünümüdür. Hiç bir zaman bir devlet bireyin serbestçe faaliyet göstermesini sağlamayı amaç edinmez, bireyin etkinliğini kendi amacı haline getirir.
Devlet ve Toplum düalizmi Marx'a göre, İnsan Hakları ile Yurttaşlık Hakları'nın birbirinden ayrılmasında kendini gösterir. İnsanın özel hakları nelerdir: eşitlik, özgürlük, güvenlik ve mülkiyet. Özgürlük kendi kendisiyle sınırlanmış bireyin hakkıdır, demek ki bencilliğin haklılaştırılmasıdır. Bu özgürlük adına insanın özel mülkiyet sahipliği güvence altına alınır. Eşitlik herkesin bağımsız ve bencil bir yaşam sürme hakkının tanınmasıdır. Nihayet güvenlik bencilliğin yararlandığı korumadır.