Kitabın ana karekteri Zebercet dünyaya yabancılaşmış, biraz hastalıklı bir karakter. Ömrünün 10 yılı baba yadigarı sayılabilecek Anayurt Oteli’ni işleterek geçmiş. Nadiren dışarı çıkmış, sinemaya bile en son 10 yıl önce gitmiş kahramanımız. Hatta öyle ki yaşadığı yer bir kasaba olmasına rağmen dışarı çıktığında hiç kimse tanımıyor onu, böylece herkesle başka biri olabiliyor kahramanımız.
Zebercet’in tekdüze günleri, gecikmeli Ankara treniyle otele gelen kadınla saplantılı bir bekleyiş halini alıyor. Sadece 1 gün kalan bu adını bile bilmediği kadını hasretle bekliyor.
Zebercet, sapkın cinsel arzuları olan bir karakter. Kadın, erkek, insan, hayvan onun için pek fark etmiyor. Bu yüzden kitabın büyük bölümünde Zebercet’in cinsel arzularını ve bu arzularını tatminini okuyoruz. Öyle ki artık rahatsız edici bir boyut kazanıyor.
Ben kendi adıma kitaptan aradığımı bulamadım. Zebercet’te iyi malzeme olduğu ve daha iyi değerlendirilebilecek bir karakter olduğu kanısındayım.