İnsan, kendisine yazılmış olan kaderi ile yaşadığı gibi, sırrı ile de yaşar aslında. O sır, kaderden daha kuvvetlidir. Kader çizgisinden ötelere geçmek derdinde olan, öz sırrına mazhar olmaya namzet genç bir karakterin başından geçenler anlatılıyor kitapta genel itibarî ile. İnsan olmanın erdemine ulaşmak, kendini bulmak için bir yolculuğa çıkmak gerekir. İnsan ne öğrenmişse; ya yola çıktığında ya da yolda kaldığında öğrenmiştir. Bu yüzden olsa gerek, yol kutsaldır. Yol da, yolculuk da.
Tüm bunlar ile birlikte İnsan, Tanrı, inançlar, toplumsal tabakalaşma, dinler bir sosyolog gibi irdelenmiş. Zaman zaman eleştirilmiş, zaman zaman çözüm önerileri sunulmuş. Halihazırda bulunduğu yerden memnun olmayan, kendini bulmaya çalışan, kaderine güvenmeyip onu kendisi yazmak isteyen her kim var ise yola çıksın. Eğer imkânlar dahilinde değilse, bu kitabı okusun.