‘Anna Karenina’ şimdiye kadar okuduğum en en en romandı. Anna Karenina’ya aşk romanı gözüyle bakmak doğru olmaz. Kitap; ilk sayfasından son satırına kadar farklı karakterlerin psikolojik tahlillerinin en güzel şekilde ortaya konulduğu, aristokrat sınıfı yaşantısının göz önünde tutulduğu, realist bakışla yazılmış bir roman. Okuyucuların, karakterlerin duygu ve düşüncelerini her cümlede derinden hissettiği de aşikar. Öyle ki bir noktadan sonra artık tamamen kitabın içinde olayların arasında hissediyorsun kendini. Onlarla gülüp onlarla ağladığın bi olayın ortasına düşüyorsun 1062 sayfalık serüvenin bazı duraklarında. Dostoyevski’nin -herkesin bu sözlere katıldığına eminim.-cümlesine de burada yer vermek istiyorum:
‘‘Anna Karenina, çağımızın Avrupa edebiyatındaki benzerlerinden hiç birisinin, kendisiyle boy ölçüşemeyeceği kadar kusursuz, mükemmel ve ölümsüz bir sanat eseridir.’’
~~~~~
Ve bence aşk; bazen acı çekmenin ta kendisidir..!