Dini okumalarıma henüz yeni başlamışken Ali Şeriati kitapları ile tanışmıştım. Bir çok yönden sorgulama ve düşünmeye teşvik eden kitaplar oldu. Her kitabında söze 'Sizi rahatsız etmeye geldim' diyerek başlarken gerçekten de söyledikleri bazı kişilere acı verici ve incitici gelebilir. Bu kitapta sözlerin acılığı benim, gerçeği sizin olsun diye ricada bulunup sözlerinde bir hakikatin, bir gerçeğin yattığına inananlar için sözlerini yabana atmamamızı istemiş Şeriati. Kitapta bize öğretilen aslında "hayır!"lı "yasak!"lı dinin yerine başka pencerelerinde olması. Kısaca özetleyecek bir alıntıya yer verecek olursam: "Sen bana "hayır" demenin dinini vermişsin ey anam babam! ben senin kızınım. bana gösterdiğin yol,
önerdiklerin, beni onlarla donattığın değer, ahlak ve yaşam biçimi şudur: gitme, yapma, görme, söyleme,
kavrama, hissetme, yazma, okuma!.. hayır hayır, hayır!.. böylece senin tüm söylediklerin "hayır"dan ibaret!
ben "evet" dininin izindeyim ki, bana ne yapmam, ne okumam ve ne kavramam gerektiğini gösterip öğretsin." olurdu.