Feminist Hikayeler

Anneme Masallar

Kolektif

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Aslında bakınca hâlâ aynı Rosemary'ydi; üçüncü sınıfta ayağa kalkıp, "Tanrı o kadar güçlüyse bu kendinden daha güçlü birini de yapabileceği ve sonra artık o kadar da güçlü olmayacağı anlamına mi gelir? Hem, Tanrı neden erkek ki?" sorularını soran tombalak kızdı.
Sayfa 138 - Dipnot YayınlarıKitabı okudu
Sanat, deneyimin yapay surette örgütlenmesidir; en "gerçekçi" sanat tamamen seçicidir, belirli (gizli olsa bile) bir bakış açısı olmaksızın, rastgele olamaz. Genellikle ustalıkla saklanmış bir amacı vardır: okuru bir biçimde tatmin ederek onu karşılaştığı şeye ikna eden bir mikrokozmos yaratmak. Okuru bir biçimde ikna edip ayartarak inanmama durumunu kendi rızasıyla askıya almasını sağlayıp şeylerin "o" şekilde olduğunu (ya da olabileceğini) kabul etmesini sağlamak. Bu ayartma eylemi her zaman entelektüel düzeyde gerçekleşmek zorunda değildir, fakat duygusal düzeyde bireyin deneyimine denk düşen ve anlam katan bir edimdir. Bu açıdan bakıldığında, sanatın her türünü politik olarak görmek mümkün hale gelir. Bireysel eserlerin içindeki politik içeriği görmek, sanatçının gizlediği bakış açısını ortaya çıkaracak bir gözle bakabilmek de bu yüzden önemlidir.
Sayfa 178 - Dipnot YayınlarıKitabı okudu
Reklam
"Biliyor musun, bazen şöyle iyice bir ağlamak istiyorum, hanım istediği zaman iki gözü iki çeşme ağlıyor. Ben en son ne zaman ağladığımı bile hatırlamıyorum." "Erkekler ağlamaz." Adam tam birasını içecekken kahkahayı bastı. "İyi söyledin, unutmayayım bunu. Erkekler–" dedi ve yine kahkahalara boğuldu.
Sayfa 216 - Dipnot YayınlarıKitabı okudu
Annem de babam da beni kayıtsız şartsız sevmiştir, yani onlar da, bana anlatılan bütün öyküler de, beni aynı şekilde sevecek bir sevgili aramam gerektiğini öğrettiler bana. Eğer beni sevmezsen, kalbimi kazanmazsan, kim olduğumu bilemem. Arka bahçendeki kaplan ve yeşil ormanındaki kumru olacağım; arka mutfağında küller ve eşek derisiyle kılık değiştirmiş Griselda, yemek masanda hangi soydan geldiğini anlatan göz alıcı prenses. Zevk vermeyi öğrendim. hareket etmeden önce havayı ölçmeyi ve koklamayı öğrendim, bir ayağımı ötekinin önüne getirirken başımı sağa sola sallamayı öğrendim, atmosferde en ufak bir değişiklik olduğunda kulak kabartmayı öğrendim. Öteki türlüsünü bilmediğim için çaresizlik içinde buna uyum sağlıyorum ben de; acı içinde bununla yaşıyor, beni bu halde tutan sevgiyi kaybetmekten korkuyorum.
Sayfa 124 - Dipnot YayınlarıKitabı okudu
"Bakın, 'feminizm' gerektiği zamanlarda başvuracağınız bir duygusal plasenta değil." Kadın Hareketi'nin kökenlerini bulmak umuduyla İngiltere'ye gelmişti ama İngilizler de Kuzey Amerika'nın her köşesinde duyduğu o dışa kapalı tartışmalara takıılıp kalmışlardı. Hayır, haksızlıktı bu. Hareketin her aşamasından kadını bir araya getiren bu konferanslara inanmıyor değildi. Bilinç yükseltme aktivitelerine de inanıyordu hâlâ. Ama bazı insanlar niye bilinçlerini yükselttiklerini unutmuş gibiydi.
Sayfa 129 - Dipnot YayınlarıKitabı okudu
Reklam
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.