Annemi Bir Kez Daha Görebilsem

Zana Muhsen

Annemi Bir Kez Daha Görebilsem Gönderileri

Annemi Bir Kez Daha Görebilsem kitaplarını, Annemi Bir Kez Daha Görebilsem sözleri ve alıntılarını, Annemi Bir Kez Daha Görebilsem yazarlarını, Annemi Bir Kez Daha Görebilsem yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Sıradan bir kızın, sıra dışı cesaretinin, kararlılığının öyküsü...
336 syf.
10/10 puan verdi
Yürek sızlatan bir yaşanmışlık hikayesi ●Öncelikle şunu söylemek istiyorum "Mükemmel olan İSLÂM dinidir, müslümanlar değil "Bunun bilincine vararak okumak gerekiyor.. Yaşadığımız yerlerin gelenek ve göreneklerini islâm ile bağdaştıramayız. İslâm dinin de kadınların sünnet edilmesi durumu yoktur. Gerçi hâkiki anlamda islâmı yaşıyor olsalardı bu kadar sorun ve üzüntü yaşanmazdı diye düşünüyorum.. ● Kitapta 1980'li yıllarda Yemen'e tatile gideceğini sanan babaları tarafından satılıp evli olduklarını öğrenen 2 kız kardeşin ilkel yaşam tarzıyla , zorla eve kapatılma dayak, küçük yaşta evlendirilme ve insanı dehşete düşüren kız çocuklarının doğar doğmaz sünnet edilmeleri vs hadiselerinden bahsediyor... Ne yazik ki bunların hâla var olduğunu gösteren bir kitap...
Annemi Bir Kez Daha Görebilsem
Annemi Bir Kez Daha GörebilsemZana Muhsen · Sonsuz Kitap · 20192,483 okunma
Reklam
Bütün kararlarını başka insanların vermesine, yapacak seçimin olmamasına alışıksan, özgürlük ürkütücü bir şey olabilir.
Diğer kadınların hiç biri okuyup yazmıyordu. Erkekler buna izin vermiyorlardı. Kadınlar hiç bir eğitim almıyorlardı. Çünkü öğrenmeye başladıklarında, yaşam koşullarını sorgulamaya ve erkeklerle tartışmaya başlayabilirlerdi.
336 syf.
3/10 puan verdi
·
3 günde okudu
ÇAĞDAŞ KÖLELİĞİN GERÇEK ÖYKÜSÜ Zana (14) ve Nadia (15), İngiltere’de yaşayan Yemenli bir ailenin pek çok çocuğundan ikisi. Yemen'e tatile gönderildiklerini zannediyorlar, hayalleri o toprakları gezmek, eyersiz ata binmek... Yemen'e varıp, ülkenin en kırsal bölgelerinden bir tanesine vardıklarında anlıyorlar babaları tarafından satıldıklarını. Önce Zana, sonra Nadia. Aynı kaderi paylaşıyorlar. ‘İşte’ deniyor, ‘Bu senin kocan’. Sonrasında cehennem gibi bir sekiz yıl geçiriyorlar, kurtarılmayı bekleyerek, umutlarını hep diri tutuyorlar. Tekrar ülkelerine geri dönebilmek umuduyla, hastalıklara, tecavüze, insani olmayan koşullarda bir yaşantıya, neredeyse köleliğe göğüs geriyorlar, umudu hep canlı tutarak. Bu mücadeleyi okuyacaksınız kitapta, eğer kadınsanız bin kere şükredeceksiniz, hayatınızı çok seveceksiniz. Atamızı yad edeceksiniz... Kitap bu kadar çarpıcı bir dramı anlatıyor olmasına rağmen, konunun işlenişi profesyonel ellerden çıkmadığını ilk sayfalarda ele veriyor maalesef. İçeriğinde hazır olarak sunulmuş duyguyu, bence yeterince geçmemiş. Teknik olarak zamanların kullanılması, hikayelerin bağlanması gibi konularda da yeterince iyi değildi. Bir köşe yazısı okur gibi bir günde okunuyor ve çok keyif vermiyor, belki de konunun tamamına gazetelerden ve televizyonlardan aşina olduğumuz için mi? Sanmam. Bence kalemde sıkıntı var. Son yüz sayfayı bir an önce bitsin diye okudum. Öylesine tatsız, tuzsuz...Zana bu kitabı geride bıraktığı kardeşi için kamuoyu oluşturmak amacıyla yazmış ve bence altı çizilmesi gereken detay budur. iyi okumalar dilerim...
Annemi Bir Kez Daha Görebilsem
Annemi Bir Kez Daha GörebilsemZana Muhsen · Sonsuz Kitap · 20192,483 okunma
Bir kadının yürek parçalayan, çağdaş köleliğin gerçek öyküsü.
Reklam
1.000 öğeden 981 ile 990 arasındakiler gösteriliyor.