Cengî seni sakinleştirmeye çalışıyordu, o sol eliyle her şeyi yapmaya alışmıştı, sen de yarasının derin olduğunu anlamıştın, ne yazık ki içindeki yara, elinin kopmasından daha derindi. Cengî'nin içi de senin için gibi aynadandı, onun da içindeki ayna kırılmıştı, paramparça olmuştu.