Üç Öykü, Üç Masal

Arabalar Beş Kuruşa

Sabahattin Ali
Sabahattin Aliden sizler için seçip derlediğimiz üç öyküsüyle üç masalını sunuyoruz. Sabahattin Ali (1907-1950), Cumhuriyet sonrası edebiyatımızın büyük öncülerinden biri. İnsanlarımızın aydınlanması, yoksulluktan kurtulması, insanca bir düzende yaşaması adına şürler, öyküler, masallar, romanlar yazdı. Bu yüzden de sonsuz acılar çekti, yazdıkları yıllarca gözlerden uzak tutuldu. Genç yaşta ölen, ölümünün üzerinde büyük kuşku bulutları dolaşan bu büyük yazarımız, çocuklar için yazmadı. Yazdıklarını tarayıp çocukların da okuyup anlayabilecekleri bu öyküleri, masalları seçtik. Öyküleri de, masalları da, çocuklar için özellikle Türkçe açısından yalınlaştırdık, arındırdık. Bunu yaparken elbette ailesinden gerekli izni aldık. Bu büyük yazarımız yaşasa, şimdi aramızda olsaydı dilimizin bu güzel gelişmesine kesinlikle ayak uydurur, bu yalınlaştırmaları kendi eliyle yapardı. Çocuklarımızın bu büyük yazarla tanışmaları gerektiğine inanarak bu güzel kitabı yayınlıyoruz. Alıp okuyanların bu kitaptaki öyküleri, masalları seveceğinden hiç kuşkumuz yok.
88 sayfa · İlk Yayın Tarihi: 199
Reklam

Yorumlar ve İncelemeler

112 syf.
·
Puan vermedi
·
3 saatte okudu
Parodi Yayınlarından okuduğum kitabın içerisinde on üç tane öykü var. En beğendiğim viyolonsel ve arabalar beş kuruşa hikayesi oldu. Okunması gereken eserlerden. Okuyun okutturun.
Arabalar Beş Kuruşa
Arabalar Beş KuruşaSabahattin Ali · Parodi Yayınları · 2019702 okunma
112 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
34 saatte okudu
Sabahattin Ali'nin dehasını bu sefer öyküler üzerinde görüyoruz, her birinde ayrı bir duygu yoğunluğu yaşatıyor ve okuduktan sonra şunu düşündürüyor; neydi bu şimdi? Nefret mi? Kin mi? İntikam mı? Acıma mı? Asla kelimelerin birinden birini uyduramayıp şu karara vardım; Sabahattin Ali bu... Tarifsiz duyduları tarifleyen kalem!
Arabalar Beş Kuruşa
Arabalar Beş KuruşaSabahattin Ali · Parodi Yayınları · 2019702 okunma
88 syf.
·
Puan vermedi
Zengin-fakir ayrımı da olsa, iki çocuğun birlikte oturmasına,konuşmasına ,arkadaşlık etmesine ve aynı ortamda yer alması, onların arkadaş olmayacağı anlamına gelmez. Kısacık bir hikâyeyi geniş anlamlara neden olabilecek bir şekilde yorumlama ,belli bir bakış açısından sunuluyor . Değişen toplum koşulları, insanin insanla ilişkilerini engellememesi gerektiğini, geleceğimizin yarınlarında söz sahibi olacak çocukların,bu öyküyü okumasini tavsiye ederim
Arabalar Beş Kuruşa
Arabalar Beş KuruşaSabahattin Ali · Can Yayınları · 2000702 okunma
41 syf.
·
Puan vermedi
Kitap; Arabalar Beş Kuruşa, Ayran, Mutlu Köpek, Kırlangıçlar ve Bir Gemici Hikâyesi adı altında toplam beş kısa ve etkileyici hikâyeden oluşuyor. Hepsinde mutlaka ufak mesajlar var ve hepsinin duygusal açıdan işleyişi yüksek. Benim en çok etkilendiğim bölümler ise Ayran ve Kırlangıçlar oldu. Ama ikisi arasında Ayran bir tık daha etkiledi beni. Küçücük bir çocuğun omuzlarındaki ağır ve büyük yük öyle güzel anlatılmış ve işlenmiş ki, zaman zaman içimi sızlattı diyebilirim.
Arabalar Beş Kuruşa
Arabalar Beş KuruşaSabahattin Ali · Karbon Kitaplar · 2019702 okunma
88 syf.
·
Puan vermedi
Sabahattin Ali'nin bir kitabı. Diğer kitaplarda olduğu gibi bunda da gerçek konulara hitap etmiş. EN çok 'Arabalar Beş Kruşa' adlı masalı sevdim. En azda son hikaye olan 'Bir Gemici Hikayesi' adlı kitabı sevdim. 'Ayran' beni çok üzdü ve derinden etkiledi. Ama sanki yarım kalmış gibi oldu. Çocuğa ne olduğunu söyleseydi keşke.' Kırlangıçlar' da gayet iyi. Başarılı yazardan başarılı bir kitap..
Arabalar Beş Kuruşa
Arabalar Beş KuruşaSabahattin Ali · Can Yayınları · 2000702 okunma
88 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
25 saatte okudu
Zengin-fakir ayrımı da olsa , iki çocuğun birlikte oturmasına,konuşmasına ,arkadaşlık etmesine ve ayni ortamda yer alması, onların arkadaş olmayacağı anlamına gelmez. Kısacık bir hikâyeyi geniş anlamlara neden olabilecek bir şekilde yorumlama ,belli bir bakış açısından sunuluyor . Değişen toplum koşulları, insanın insanla ilişkilerini engellememesi gerektiğini , geleceğimizin yarınlarında söz sahibi olacak çocukların,bu öyküyü okumasını tavsiye ederim .
Arabalar Beş Kuruşa
Arabalar Beş KuruşaSabahattin Ali · Can Yayınları · 2000702 okunma
41 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
2 saatte okudu
Arabalar Beş Kuruşa
Bugün yine muhteşem bir kitap tavsiyesinde bulunmak istiyorum sizlere.. Belki de türk edebiyatında en önemli yazarlarından Sabahattin Ali'nin mükemmel anlatımı ile oluşan Arabalar Beş Kuruşa ve 5 adet hikayeden oluşuyor.. Kitap okurken gerçekten duygusal anlar yaşadım diyebilirim ve birkaç yerin altını çizdim hatta tekrar tekrar okumak istedim paragrafları var bu kitabın.. Yazara başlamak için çok iyi bir kitap olarak tavsiye edebilirim kolay bir anlatımı var. O yüzden herkese tavsiye ediyorum
Arabalar Beş Kuruşa
Arabalar Beş KuruşaSabahattin Ali · Karbon Kitaplar · 2019702 okunma
88 syf.
8/10 puan verdi
5 Kuruşa Ahlaksal Olarak!
Merhabalar herkese. Çünkü eseri dinlemek istedim. Ara da farklı şeyler yapmayı seviyorum. Bu sefer de dinlemek istedim. Hem engelli arkadaşlar içinde güzel düşünülmüş,siz hiç sesli kitap dinlediniz mi? Çok farklı oluyor,biri size masal anlatıyor gibi.. Gelelim kitabımıza, üç hikayeden oluşuyor. İlki hikayesi arabalar 5 kuruşa. Diğerlerini henüz
Arabalar Beş Kuruşa
Arabalar Beş KuruşaSabahattin Ali · Can Yayınları · 2000702 okunma
41 syf.
10/10 puan verdi
Kitap, birbirinden etkileyici beş hikâyeden oluşuyor: “Arabalar Beş Kuruşa” adlı hikâyede, zengin ve fakir arasındaki sosyal ve ahlaki uçurum işlenmiş. Küçük Hasan’ın trajik yaşam mücadelesine şahit oluyorsunuz “Ayran” da. “Mutlu Köpek” hikâyesinde, zengin insanların köpekleri üzerinden toplumsal bir dokundurma yapılmış. Fabl tarzında olan “Kırlangıçlar” hikâyesinde, topluluktan farklı düşünme teması var. Son olarak “Bir Gemici Hikâyesi”, hakkını aramayı öğrenme üzerine. Sabahattin Ali’nin empati ve düşün yeteneğine tekrar hayran oldum bu kitapla. Herkese keyifli okumalar dilerim.
Arabalar Beş Kuruşa
Arabalar Beş KuruşaSabahattin Ali · Karbon Kitaplar · 2019702 okunma
88 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
9 saatte okudu
Okunduğu her dönemde etkileyiciliğini sürdürecek bu öyküler, genellikle yoksulların dünyasını, çilesini dile getirirken gerçekleri; acı bir tokat gibi yüzümüze çarpan duyguyu da aynı zamanda hissettiriyor. Etkileyici öykülerden derlenmiş bu kitabı tavsiye ederim.
Arabalar Beş Kuruşa
Arabalar Beş KuruşaSabahattin Ali · Can Yayınları · 2000702 okunma

Yazar Hakkında

Sabahattin Ali
Sabahattin AliYazar · 103 kitap
Sabahattin Ali, 25 Şubat 1907'de Edirne Vilayeti'nin Gümülcine Sancağı'na bağlı Eğridere kazasında doğmuştur. Babası piyade yüzbaşısı (Cihangirli) Selahattin Ali Bey'in görev yerlerinin sık sık değişmesi dolayısiyla, ilköğrenimini İstanbul, Çanakkale ve Edremit'in çeşitli okullarında tamamlamıştır. Edremit'e göçtüklerinde bölge Yunan işgalinde olduğu için emekli olan babası aylığını alamamış ve aile çok zor günler geçirmiştir. İlkokulu bitirdikten sonra parasız yatılı olarak Balıkesir Öğretmen Okulu'na giren Sabahattin Ali, beş yıl burada okumuş, daha sonra İstanbul Öğretmen Okulu'nda mezun olmuştur (1926). Bir yıl kadar Yozgat'ta ilkokul öğretmenliği yapmış, Millî Eğitim Bakanlığı'nın açtığı sınavı kazanarak Almanya'ya giderek iki yıl orada okumuştur (1928 - 1930). Yurda döndükten sonra Sabahattin Ali, Orhaneli’nde ilkokul öğretmenliğine atandı. Aydın ve sonra Konya ortaokullarında Almanca öğretmenliği yapmıştır. Konya'da bulunduğu sırada, bir arkadaş toplantısında Atatürk'ü yeren bir şiir okuduğu iddiasıyla tutuklanmış (1932), bir yıla mahkûm olarak Konya ve Sinop cezaevlerinde yatmış, Cumhuriyetin onuncu yıldönümü dolayısıyla çıkarılan af yasasıyla özgürlüğüne kavuşmuştur (1933). Cezaevinden çıktıktan sonra Ankara'ya giden Sabahattin Ali Millî Eğitim Bakanlığı'na başvurarak yeniden göreve alınmasını istemiştir. Dönemin bakanı Hikmet Bayur'un "eski düşüncelerinden vazgeçtiğini ispat etmesini" istemesi üzerine Varlık dergisinde "Benim Aşkım" adlı şiirini yayımlayarak (15 Ocak 1934) Atatürk'e bağlılığını göstermeye çalışmıştır. Aynı yıl Bakanlık Neşriyat Müdürlüğü'ne alınmış, Ankara II. Ortaokul'da öğretmenlik yapmıştır. 16 Mayıs 1935 günü Aliye Hanım ile evlenmiş, 1936'da askere alınmış, 1937 Eylülünde kızı Filiz Ali dünyaya gelmiştir. Yedek Subay olarak askerliğini Eskişehir'de tamamlamış, 10 Aralık 1938 de Musiki Muallim Mektebi'nde Türkçe öğretmeni olarak göreve başlamıştır. 1940 yılında tekrar askere alınmış, askerliğini yaptıktan sonra Ankara Devlet Konservatuarı'nda Almanca öğretmenliği yapmıştır (1941 - 1945). "İçimizdeki Şeytan" romanı milliyetçi kesimde büyük tepki toplamıştır. Nihal Atsız'ın hakkında yazdığı hakaret dolu bir yazıya karşılık dava açmış, dava sırasında çok sıkıntı çekmiştir. 1944 yılında davayı kazanmasına rağmen tepkilerden kurtulamamıştır. Olaylı duruşmalar sonunda bakanlıkça görevinden alınmış, İstanbul'a giderek gazetecilik yapmaya başlamıştır (1945). Ancak fıkra yazdığı La Turquie ve Yeni Dünya gazeteleri, Tan olayları sırasında tahrip edilince işsiz kalmış, Aziz Nesin ve Rıfat Ilgaz'la Marko Paşa, Malum Paşa, Merhum Paşa, Öküz Paşa gibi siyasal mizah dergilerini çıkarmıştır (1946 - 1947). Ancak, bu gazeteler tek parti iktidarının baskılarıyla karşılaşmış, dergilerin isimlerindeki Paşa ifadesiyle "Milli Şef" İsmet Paşa ile alay edildiği iddiası ile kapatılmış, yazılar ve yazarları hakkında kovuşturmalar açılmıştır. Sabahattin Ali dergilerde çıkan yazılarından dolayı üç ay hapis yatmış, karşılaştığı baskılardan bunalmıştır. Ali Baba dergisinde yayımladığı "Ne Zor Şeymiş" başlıklı yazıda, içinde bulunduğu durumu şöyle anlatmaktadır: "Çalmadan, çırpmadan bize ekmeğimizi verenleri aç, bizi giydirenleri donsuz bırakmadan yaşamak istemek bu kadar güç, bu kadar mihnetli, hatta bu kadar tehlikeli mi olmalı idi?" Bir başka dava nedeni ile 1948'de Paşakapısı cezaevinde üç ay yatmıştır. Çıktıktan sonra zor günler geçirmeye başlamış, işsiz kalıp, yazacak yer bulamamıştır. Yurt dışına gidebilmek için pasaport almak istemiş, alamamıştır. Yasal yollardan yurt dışına çıkma olanağı da bulamayınca Bulgaristan'a kaçmaya karar vermiş fakat para karşılığı anlaştığı Ali Ertekin adlı kaçakçı tarafından Jandarma karakolunda katledilmiş daha sonra da cesedi 2 Nisan 1948 tarihinde Bulgaristan sınırında şaibeli bir şekilde bulunmuştur. Sabahattin Ali'yi öldürdüğünü itiraf eden ve Milli Emniyet mensubu olduğu iddia edilen Ali Ertekin, dört yıla hüküm giymiş; fakat birkaç hafta sonra çıkartılan aftan yararlanarak serbest kalmıştır. Bulgaristan’ın Eğridere (Ardino) kentinde, Sabahattin Ali’nin 100. doğum yılı kutlandı. 31 Mart 2007 günü gerçekleşen toplantıya, başta Bulgaristan Yazarlar Birliği Başkanı olmak üzere Sofya ve Bulgaristan’ın çeşitli kentlerinden Türk ve Bulgar yazarlar, şairler, okurlar ve Sabahattin Ali’nin kızı Filiz Ali katıldı. Bütün eserleri 1950’li yıllardan beri Bulgaristan’daki tüm okullarda okutulduğundan, Sabahattin Ali bu ülkede çok tanınan bir yazardır. Sabahattin Ali yazı yaşamına şiirle başlamış, hece vezniyle yazdığı ve halk şiirinin açık izleri görülen bu ürünlerini Balıkesir'de çıkan ve Orhan Şaik Gökyay tarafından yönetilen Çağlayan dergisinde yayımlamıştır (1926). Servet-i Fünun, Güneş, Hayat, Meşale gibi dergilerde de yazan (1926 - 1928) Sabahattin Ali, bu arada öykü de yazmaya başlamış, ilk öyküsü "Bir Orman Hikayesi" Resimli Ay'da yayımlanmıştır (30 Eylül 1930). Toplumsal eğilimli bu öyküyü Nazım Hikmet, şu sözlerle okurlara sunmuştur: "Bu yazı bizde örneğine az tesadüf edilen cinsten bir eserdir. Köylü ruhiyatının bütün muhafazekâr ve ileri taraflarını, iptidaî sermaye terakümünü yapan sermayedarlığın inkişaf yolunda köylülüğü nasıl dağıttığını ve en nihayet, tabiatın deniz kadar muazzam bir unsuru olan ormanın muğlak, ihtiraslı hayatını, kımıldanışların zeki bir aydınlık içinde görüyoruz". Sabahattin Ali, af yasasından yararlanarak hapisten çıktıktan sonra, özellikle Varlık dergisinde yayımladığı "Kanal", "Kırlangıçlar", "Arap Hayri", "Pazarcı", "Kağnı" (1934 - 1936) gibi öyküleriyle dikkati çekmiştir. Sabahattin Ali Anadolu insanına yaklaşımıyla edebiyata yeni bir boyut kazandırmıştır. Ezilen insanların acılarını, sömürülmelerini dile getirmiş, aydınlar ve kentlilerin Anadolu insanına karşı takındıkları küçümseyici tavrı eleştirmiştir. 1937'de yayınlanan Kuyucaklı Yusuf romanı, gerçekçi Türk romanının en özgün örneklerinden biridir. Sabahattin Ali'nin halk şiirinden esinlenerek yazılmış şiirlerini içeren Dağlar ve Rüzgâr (1934) adlı kitabı yazın çevrelerinde ilgi uyandırmış, örneğin Yaşar Nabi, Hakimiyeti Milliye'de şu övücü satırları yazmıştır: "Bu kitabın mümeyyiz vasfı halk edebiyatı tarzında bir deneme teşkil etmesidir. Sabahattin Ali'nin tecrübeli muvaffak neticeler vermiş. Ve bize, şiirleri doğrudan doğruya bir halk şairi elinden çıkmamış olduklarını hissetirmekle beraber, o tanıdığımız ve sevdiğimiz samimi edayı tattırabiliyor. Komplike imajlardan kaçınılmış olması, bu şiirlere büyük bir sadelik vermiş." Ancak, Sabahattin Ali, bu kitabından sonra şiirle ilgilenmemiş, sadece öykü ve roman yazmıştır. 'Leylim Ley', 'Aldırma Gönül' gibi halk dilinden yararlanarak yazdığı şiirler herkes tarafından bilinir. Sabahattin Ali, Varlık'ta Esirler adlı üç perdelik bir oyun da yazmış (1936), ancak bu türü de bir daha denememiştir.
30 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.