Ariflerin Menkıbeleri

Ahmed Eflaki

En Beğenilen Ariflerin Menkıbeleri Sözleri ve Alıntıları

En Beğenilen Ariflerin Menkıbeleri sözleri ve alıntılarını, en beğenilen Ariflerin Menkıbeleri kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
“Ey fakîh! Sen, Tanrı için aşk bilgisini öğren; çünkü ölümden sonra helal, haram ve vacip kalmaz”.
Sayfa 127Kitabı okudu
Rubai: "Bir kase ayranım oldukça onu içerim Şunun bunun kasesi ve kesesi ile bağlanmam. Fakirlik ve zaruret ölümle beni tehdit etse de yine hürriyetinıi kulluk mukabilinde satamam."
Reklam
“O, bu dünyada zamanın piri değil, doğru yolun piridir. Tanrı doğruyu daha iyi bilir. “(Mesnevî, C. VI, s. 510/4124, 4121)
Mevlânâ Şemseddin - i Teb-rizî’nin hikâyesi şöyledir: Şemseddin- i Tebrizî, Tebriz şehrinde sepet ve zanbil örücüsü Ebû Bekr-i Tebrizî’nin müridi idi. Ebû Bekr - i Tebrizî velilikte ve kalb sırlarım bilmede zamanın bir tanesi idi. Şemseddin-i Tebrizî hazretlerinin makamı ve mertebeleri o dereceye ulaşmıştı ki artık bunlarla kanaat etmiyor, daha yüksek bir makam arıyordu.
Şems’in bir gece kararı elden gitti, heyecen içinde idi. Tanrının tecellilerine gömülüp mest olmuş bir halde münacatında: “Ey Tanrı! Kendi örtülü olan sevgililerinden birini bana göstermeni istiyorum” diye dua etti.
6 yaşında Mevlana Hazretleri...
Bir gün onların arasından bir çocuk ötekine: “Gel de bu damdan öteki dama atlıyalım” der ve bunun için bahse tutuşurlar. Mevlânâ hazretleri dudak altından gü-lBahâ, Veled’in mübarek el yazısiyle bir sahifede: “Belh’te, benim Celâleddin Muhammed hazretleri altı yaşında iken cuma günleri bizim evlerin damları üzerinde dolaşır, daima Kur’an okurdu. Belh’in büyüklerinin oğulları da her cuma hazır bulunur, onunla sohbet eder ve kaynaşırlar namaz vaktine kadar onun yanında kalırlardı. Bir gün onların arasından bir çocuk ötekine: “Gel de bu damdan öteki dama atlıyalım” der ve bunun için bahse tutuşurlar. Mevlânâ hazretleri dudak altından gülümsiyerek: “Ey kardeşler! bu tür hareketi, kedi köpek ve diğer canlılar yapar. Yüceltilmiş insanın böyle şeylerle uğraşması yazık olmaz mı? Eğer ruhani kuvvetiniz ve candan isteğiniz varsa, geliniz göklere uçalım ve Melekût âleminin menzillerini dolaşılım” diye cevap verdi “
Reklam
Dünyayı bırak, çünkü dünya senin değildir. Şu anda aldığın nefes de senin emrinde değildir. Servet toplarsan, sevinme, canına güvenme; çünkü can da senin değildir.
Haberleri rivayet edenler ve hakikatleri iyi bilen sırtaşıyıcıları şöyle rivayet ettiler ki: Mevlânâ hazretleri beş yaşında iken çoğu kez yerinden sıçrar ve heyecan geçirirdi. O derecede ki, Bahâ Veled’in müritleri onu ortalarına almak zorunda kalırlardı. Çünkü onun gözlerine gayb âleminden ruhanî suretler ve görünmiyen gizli şekiller görünürdü. Yâni gelenler meleklerdi (insanların iyi ve kötü amellerini yazan melekler), mümin cinler ve Tanrı kubbeleri altında bulunan velilerdi.
Selamünaleyküm Hayırlı Sabahlar Hayırlı Cumalar...
(17) Hikâye: “Bunları aklı başında olanlardan başkası düşünmez bile” âyetinin erbabı olan has müritler şöyle rivayet ettiler ki. Seyyid hazretlerinin ömrü sona erince ve öteki dünyaya hareketi yaklaşınca, hizmetçisine bir desti sıcak su hazırlamasını emretti. Hizmetçi (biraz sonra gelip): “Suyu ısıttım” deyince Seyyid: “O halde git kapıyı muhkemce kapa ve daşarıda, garip Seyyid dünyadan göçtü, diye bir sala ver” dedi. Hizmetçi: “Ben de ne yapacak diye başımı ibadethanenin kapısına koyup gözetledim: Seyyid kalktı abdest aldı, gusletti, elbisesini, giydi, ecel kadehini içerek evin bir köşesinde kıvrıldı ve: “gökler temizdir, feleklerde olanların hepsi temizdirler. Temiz Rıhlar ve temiz ruhlu hepsi hazırlanmışlar. Ey bana bir emanet veren hâzır ve nazır Tanrı! lütfedip gel, bu emaneti benden al, “İnşallah beni sabredicilerinden bulursun ” diye bağırdı ve göçmeğe hazırlanıp, dedi: Şiir: “Ey dost, beni kabul et ve canımı al. Beni mest edip her iki dünyadan al götür. Sensiz hep ne ile gönlüm rahat ediyorsa içime ateş koy, benden onu al” Ve canını Tanrı’ya teslim etti diye anlattı. Bunun üzerine hizmetçi çığlık kopararak elbiselerini yırttı. Seyyid’in ölüm haberi Sâhib Şem-seddin’e ve ilerigelenlere ulaşır ulaşmaz fer-yadedip saçlarını yolarak geldiler. Kayseri (Dâru’l - fath) nin bütün büyük ve küçükleri başlarını açtılar. İman ehli hakkında yaptıkları gibi, hafızlar Kur’an okuyarak, şeyhler zikrederek, bilginler sarıkları perişan bir vaziyette ve okuyucular sela vererek Seyyid’i kendi mübarek mezarlığına gömdüler.
87 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.