Arsız Yeşillik

Benjamín Labatut

En Eski Arsız Yeşillik Gönderileri

En Eski Arsız Yeşillik kitaplarını, en eski Arsız Yeşillik sözleri ve alıntılarını, en eski Arsız Yeşillik yazarlarını, en eski Arsız Yeşillik yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
ekmeği havadan çıkaran adam
Bugün vücudumuzdaki azot atomlarının yüzde 50'sine yakını suni biçimde yaratılmaktadır ve dünya nüfusunun yarısından fazlası da Haber'in icadı sayesinde gübrelenmiş gıdaya bağımlıdır. O dönemin basın kaynaklarının tabiriyle "ekmeği havadan çıkaran" adam olmasaydı, modern toplum da var olamazdı, gerçi bu mucizevi buluşun birincil kullanımı, açlık çeken kitleleri doyurmaya yönelik değil, İngiliz donanması Almanya'nın sodyum nitrata erişimini kestiğinde, ülkenin Birinci Dünya Savaşı boyunca barut ve patlayıcı üretiminde ihtiyaç duyduğu hammaddeyi sağlamaya yönelikti.
Karl Schwarzschild
Matematik, fizik ve astronominin aynı çatıda toplanması, tek bir bilim olarak ele alınması gerektiği kanısındaydı. Almanya'nın, Antik Grek uygarlığına eşdeğerde medeniyet sergileyebilecek bir gücü olduğuna, ama bunun için öncelikle sanat ve felsefede gelinen aşamanın bilimde de yakalanması gerektiğine inanıyordu: Çünkü "ancak ve ancak bir azizin, delinin ya da mistiğinki gibi kuşbakışı, bütünlüklü bir yaklaşım bize evrenin düzenleniş biçimini çözme fırsatı sunacak" idi.
Reklam
Karl Schwarzschild
"Sıklıkla gökyüzüne vefasızlık ettim. İlgi alanım asla ayın ötesiyle, uzaydaki cisimlerle sınırlı değildi, aksine orasıyla insanlığın ruhunun en karanlık sahalarını birbirine bağlayan örgülerin izini sürdüm; bilimin yepyeni ışığıyla esas aydınlatmamız gereken yer orası çünkü."
Grothendieck
1967' de, bir dizi seminer vermek üzere Romanya, Cezayir ve Vietnam'a gitti. Vietnam' da ders verdiği okullardan biri sonrasında Amerikan birliklerince bombalandı; iki profesör ve onlarca öğrenci öldü. Fransa'ya geri döndüğünde artık eskisi gibi değildi. Çevresinde hakim olan 68 hareketlerinden etkilenmişti; Orsay'daki Paris Üniversitesi'nde bir yüksek lisans dersi sırasında yüzden fazla öğrenciyi, insanlığın karşı karşıya olduğu tehditlerin ışığında, "tehlikeli ve kötücül" matematiği bırakmaya çağırdı. Gezegenin sonunu siyasetçiler değil, "kıyamete doğru uyurgezer gibi ilerleyen" kendileri gibi bilim insanları getirecekti. O günden itibaren kendisine eşit sürelerde ekoloji ve barışçılıktan söz etme olanağı tanımayan hiçbir matematik kongresine katılmayı kabul etmedi. Konuşmalarında bahçesinde yetiştirdiği incirlerle elmalardan hediye etti ve bilimin yıkıcı gücü üzerine uyarılar yaptı: "Hiroşima ve Nagasaki'yi yerle bir eden atomları bir generalin yağlı parmakları değil, elinde bir avuç denklem olan bir grup fizikçi parçalamıştı."
Grothendieck
"Bir bakış açısı kendi içinde sınırlıdır. Tabloya dair tekil bir görünüm sunar bize. Aynı hakikat üzerine birbirini tamamlayan bakış açılarını birleştirdiğimizde, ancak o zaman olayları daha bütüncül kavramanın yoluna ulaşırız. Yakalamak istediğimiz ne kadar karmaşıksa o kadar farklı göze sahip olmak daha fazla önem kazanır - böylece her birinden gelen ışık kesişir ve çoğul olan aracılığıyla Bir'i görebiliriz. Gerçek bir görüşün asli doğası budur: O zamana kadar bilinen bakış açılarını birleştirir, bilinmeyen başkalarını gösterir ve aslında hepsinin aynı şeyin parçası olduğunu anlamamızı sağlar." Alexander Grothendieck
Niels Bohr & Heisenberg
Bohr, birlikte yaptıkları dağ yürüyüşleri sırasında, atomlardan söz ederken başvurulabilecek yegane dilin şiir dili olduğuna genç fizikçiyi ikna etmişti. Heisenberg onunla birlikte yürürken atom altının köklü biçimde apayrı bir dünya olduğuna dair ilk temel sezgilerini edindi: Bohr, Harz Sıradağları'nda tepeleri aşarken, "Küçücük bir toz zerreciğinin bile milyarlarca atomu varsa," diyordu, "bu kadar küçücük bir şeyden aklıselimle söz etmek mümkün mü?" Fizikçinin yapması gereken, dünyadaki olayları açıklamak değil, şairler gibi yalnızca metaforlar ve zihinsel bağlantılar yaratmaktı. O yazdan sonra Heisenberg klasik fiziğin kavramlarını -örneğin konum, hız ya da momentumu- atom altı parçacığına uygulamanın tamamen saçma olacağını anladı. Doğanın bu cephesinin yepyeni bir dile ihtiyacı vardı.
Reklam
Geri117
177 öğeden 171 ile 177 arasındakiler gösteriliyor.