Âlemin yaratılışında başlayarak bugüne kadar,
kalıtsal zengin olan bazı kavimler rahiplerle
işbirliği içinde kendilerini insanlara yönetici
tayin etmişler. Bu toplumun kalbinde eski ve içi
boş bir yaradır cehaletin kökünden yok edilmesi
dışında yok olmaz.
Varlığını mirasla elde etmiş bir adam köşkünü
zayıf fakirin parasıyla yapar. Rahip tapınağını
kendini adamış ibadetçilerin kemikleri ve
mezarları üzerine diker. Prens fellahın kollarını
tutar, papaz ceplerini boşaltır; hükümdar
tarlaların çocuklarına asık yüzle bakar, piskopos
onları gülümseyerek teselli eder; kaplanın asık
yüzüyle kurdun gülüşü arasında sürü yok olur;
hükümdar kendisinin kanunların kralı olduğunu
iddia eder, papaz Tanrı’ nın temsilcisi ve bu
ikisinin arasında bedenler yok olur ve ruhlar bir
hiç olup solar.