Yazar Pınar Kür'e bu kitap ile ilgili dava açılmış. Neymiş müstehcenmiş. O da 1988 yılında çok güzel bir savunma yazmış. Hem konuyu anlamanız açısından hem de oldukça etkili bir savunma yazısı olduğundan sizlerle direk alıntılayarak paylaşmak istiyorum.
'Asılacak Kadın', korumasız, güvencesiz, çaresiz, zavallı bir kadının, dış dünyadan koparılarak, bir sapığın hastalıklı ve korkunç dünyasına hapsedilişini, ezilişini, sömürülüşünü, çektiği türlü eziyetler sonucu kendini savunmak için ağzını bile açamayacak bir nesne haline getirilişini anlatırken, elbette bütün bunlara karşı çıkmakta; kadını bu insanlıkdışı durumdan kurtarma çabasına girişen ve başaramayan delikanlının dramını da dile getirmektedir. Biraz önce de söyledipim gibi, gerçek bir olaya dayanan ve toplumumuzun eski ve hala kapanmamış bir yarasına parmek basan bu roman, Türk edebiyatının en acıklı, en trajik öykülerinden biridir ve iddia edilenin tam tersine, ahlakçı bir yaklaşımla yazılmıştır. Kadınların para ile alınıp satılması geleneğinin hala yer yer sürdürüldüğü ülkemizde, bu sorunun bir değil birçok sanat eserine konu olması gerekir.