Aşk
Eric BlondelQuotes
Sevgi çok sabreder, lütufla muamele eder, sevgi haset etmez; sevgi övünmez, kibirlenmez; çirkin muamele etmez, kendi ifadesini aramaz, hiddetlenmez, kötülük saymaz; haksızlığa sevinmez, fakat hakikat ile beraber sevinir; her şeye katlanır, her şeye inanır, her şeyi ümit eder, her şeye sabreder.
Aşk varsa eğer, mutlak bir bağıştır, mutlak bir iyiliğin tutkunluğudur, koşulsuz ve çıkarsızdır. Rousseau daha önce yazmamış mıydı?: "Aşkın satılık olmasını bir yana bırakın, para kesinlikle öldürecektir onu." (Emile, iV. Kitap).
Aşk (Eros) alt edilemez, insanların, hatta tanrıların mutlak efendisidir, bir zorba gibi, bir fırtına ya da bir hastalık gibi çöker yaşayanların üstüne, her birini her yerde kollar ve beklenmedik anda kıstırıverir.
Sayfa 47 - Fol yayınlarıKitabı okudu
"Ama birini güzelliğinden dolayı seven kişi onu gerçekten seviyor mudur acaba? Hayır; çünkü hiç kimseyi öldürmeden güzelliği öldürecek bir çiçek bozuğu, onu sevmesini engelleyecektir artık" (a.g.y.) Kısacası, dişler dökülünce yerle bir olacak bir güzelliğe bağlandığında, gerçekten seviyor mudur insan? (Albert Cohen, Belle du Seigneur [Efendinin Gözdesi]).
Rousseau açısından...
...
'Kadınsı' hoppalığa, yargılı hoş bir dekor rolüne sıkıştırılan, başka yetilerden yoksun bırakılan cezbetme ve entrika çevirme güçleri ile yüceltilen kadınlar, böylelikle erkekler tarafından tanımlanan dişi rolüne, o ikincil rolde kalmaya heveslendiririlirler ki erkekleri fark ettirmeden çekip çevirmek üzere onlara boyun eğsinler.
(...)
Kadınların her şeye karşı kendileri için elverişli bir durummuş gibi sunulan bu kölece rol dağılımını kabul edip etmeyeceklerini öğrenmek kalıyor geriye.
Erkekler gibi doğrudan iktidara geçmek varken, bunu niçin aşk aracılığıyla yani araya temsilleri ve özsaygıyı sokarak gerçekleştirsinler ki?
Sayfa 211Kitabı okudu
" Nedenini bilmeden birini sevme eğilimi gösterdiğimizde , bunun daha önceden sevmiş olduğumuz bir nesnede , o vakitlerde bile ne olduğunu bilmemiş olsak da var olan bir şeye benzer bir niteliğin bu kişide de bulunmasından kaynaklandığını düşünebiliriz. Ve genellikle bu bir kusurdan çok bizi aşka çeken bir kusursuzluk olsa da , zaman zaman bir kusur da olabileceği için , aklı başında bir insan, içinde heyecan uyandıran kişinin bunu hak edip etmediğini iyice tartmadan bu tutkuya kapılıp gitmemeyi görev edinmelidir."
Sayfa 66