Carrie zamanı etkilemeyi başarabilen nadide yeteneklerdendi; onunla geçirilen bir dakika adeta bir saate bedeldi. Bu bir saat ise cehennemde sonsuzlukla eşdeğerdi.
“Carrie.”
Kafasında sayısız ihtimal cirit atarken, Medelyn gözlerini kırpıştırdı. “Birini mi öldürdü? Ruh hastası küçük sürtk, şaşırdığımı söyleyemem. Canı cehenneme.”
“Hayır. Kimseyi öldürmedi. Biri onu öldürdü.”
“Yine de şaşırmadım. Ruh hastası bir sürtktü.”
Jaclyn susarak bekledi. Duymayı düşündüğü sözcük grubu gelmedi. “Canı cehenneme demedin?”
“Tanrı aşkına, öyle demek istemedim. Yani belki. Yalancı olacağıma merhametsiz olmayı tercih ederim. Her neyse. Canı cehenneme.”