Aşk, tehlikedir.
Hiçbir şeyin çölün çöl oluşunu değiştirmediği yerde açan deliliğin benzersiz çiçeğidir. Ve onun tarih
boyunca yapılan, yapılacak olan her portresi özgündür, ama eksiktir.
Varoluşçuluk, yapısalcılık, postmodernizm, marksizim ve pozitivizmin aşka yaklaşımları nedir, nasıldır?
Delilik/Sarhoşluk/Hastalık/Çıplaklık/Çocukluk/
Özgürlük/İdeoloji/ İbadet/Şairlik ve Eşitlik... onun hangi renkleridir? Ve nihayet, insanlık aşksız bir geleceğe doğru mu ilerlemektedir?
Aşk´ın Sonu mu, işte bütün bu sorulara yeni yeni sorularla yanıt arayan bir çalışma...