En Beğenilen Aslan, Cadı ve Dolap kitaplarını, en beğenilen Aslan, Cadı ve Dolap sözleri ve alıntılarını, en beğenilen Aslan, Cadı ve Dolap yazarlarını, en beğenilen Aslan, Cadı ve Dolap yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Aslan, Cadı ve Dolap
1950'ler de yazılmış bir eser. Bakalım içinde neler var?
Londra’da savaş sırasında hava saldırıları yüzünden yakınları bir profesörün yanına yerleşen dört çocuk: Peter, Lucy, Edmund, Susan.
Malikane'de saklambaç oynarlarken Lucy elbise dolu bir gardrobun içine saklanmak ister. Derken bu gardrobun sihirli bir hayali dünyaya açıldığını keşfeder.
Lucy etrafındaki olup bitene anlam veremeden bu sihirli dünyada Tumnus adında bir faunla karşılaşır. Faun onu evine davet eder, çay ikram eder. Sonra misafirine bu sihirli dünyanın Narnia ülkesi olduğundan ve kötü kalpli Beyaz Cadı'dan bahseder, birkaç da sır vererek misafirini yolcu eder.
Narnia'dan malikaneye dönen Lucy, yaşadıklarını kardeşlerine anlatır. Ama kardeşleri ona inanmaz.
Lucy'de gördüklerinin hayal olmadığı ispatlamanın yollarını arar. Ve gün gelir kardeşlerini de esrarengiz Narnia ülkesine götürür. Macera başlar. Bir tarafta Narnia ülkesine baharı getirmiş iyi kalpli Arslan; diğer tarafa ise Narnia'ya ayazı, soğukluğu ve kışı getirmiş kötü kalp Beyaz Cadı. Bakalım mücadeleyi kim kazanacak?
###
Okur olarak Son Söz:
Narnia bana kalırsa sadece bir çocuk kitabı değil, içine yetişkinleri de davet ediyor. Dili sürükleyici, okuyucuyu yormuyor.
Eğer sizler de Lucy ve çocuklar gibi sihir bir dünyaya adım atmak isterseniz kitap, tam size göre diyebilirim..
Keyifli okumalar diliyorum, Sevgiyle..
๑ ◕‿◕ ๑
“Âdemoğlu” dedi Kraliçe aniden, “bir şeyler yemeden, içmenin tadı olmaz. Ne yemek istersin?”
“Türk lokumu, lütfen Majesteleri” dedi Edmund.
Kraliçe matarasından kara bir damla daha damlattı ve aniden yeşil ipek bir kurdeleyle bağlı yuvarlak bir kutu belirdi. Kutuda kilolarca en iyi cins Türk lokumu vardı. Bütün lokumlar tatlı ve hafifti. Edmund hayatında bundan daha lezzetli bir şeyin tadına bakmamıştı. Şimdi içi oldukça ısınmıştı ve çok da rahattı.
Bütün gece uyanık kalıp gözlerinizde yaş kalmayana kadar ağladıysanız sonunda bir tür sakinliğin üzerinize çöktüğünü bilirsiniz. Sanki yeniden hiçbir şey olmayacakmış gibi hissedersiniz.