Yaklaş; daha yaklaş, az daha. biraz daha..
Ve şimdi itiraf et!
Aslında güvendiklerin konuşmasaydı başına hiç kötü bir şey gelmeyecekti! Sırlarını tutan beşse tutmayan hep yüz beşti.
Gel gör ki sen vazgeçmedin insanlara güvenmekten. Ve haddinden fazla güvenmeye devam ettin.
- Aramızda kalsın! diyerek anlattıkların hiçbir zaman aranızda kalmadı.
Sen benim her şeyimsin, en güvendiğimsin... diye şımarttıkların, zaman sonra 'hiçbir şey'in oldu da bundan hiç ders almadın, her konuşmanın ertesinde pişmanlıklar yaşadın fakat hiç uslanmadın..
Sonra mı?
E sonra yine yandı başın, tutuştu aklın ve sen hiç susamadın.
Halbuki bırak konuşmayı, fısıldaşmayı: bazen mırıldanmamalıydın bile ama bunu bir türlü başaramadın!
Enfes bir hikayeyle sana susmayı öğreteceğim bugün ve güvendiğin dağlara kar yağmayacak başka hiçbir gün.
Hani hepimizin çevresinde çenesi gevşek kişiler vardır ya! Aldığı, duyduğu, gördüğü, öğrendiği ne varsa insanları mahcup eder miyim diye düşünmeden sağda solda konuşan, her nasılsa yine de haklı taraf kalabilen insanlar..işte kitap tam da bunları anlatmak için yazılmış. Oldukça güzel bir eser . Hatta bu türden tanıdığınız insanlara bu kitaptan alın ve bir tane hediye edin. Herkes okumalı.... Kitapla kalın..