“ Yürek ister sevmek… Ama öyle sıradan değil… Beyt-ü hüda olmayı başarmış bir yürek… Rahman-ü Rahimin her gün defalarca yoklayıp ziyaret ettiği bir yürek… Kinden,hasetten,suziandan arınmış bir yürek… Tıpkı “O”nun yüreği gibi.Mümkün mü O’nun gibi olabilmek?Asla ve kat’a…Hiç kimse olamaz onun gibi.Lakin bir nebze de olsa benzeyebilmeli bir mümin o yüreğin sahibine… Ve O’nu candan öte canan bilen Ali’lere,Ömer’lere...(r.anhüm)”
“Onların hayatlarına her yönelişimizde muhtemelen kendimizle ilgili varacağımız sonuç pişmanlık; duyacağımız his,utanç olacaktır. Onlar Rasül-ü Ekrem’i canlarından aziz bildiler,nehirleri işaretle sen dalarsan ardın sıra biz de dalarız dediler.Öylesine sevdiler ki onların haline bakanlar onları deli sandı.Aslında bu mecnun-i hal;samimi imandandı…”
Ashab-ı Kiramın hayatlarından en güzide örnekleri toplumsal sorunlarla ilişkilendirerek aktarmaya ve böylece okuyucunun her bir denemede kendinden bir şeyler bulabilmesini sağlamaya çalıştık. Her bir denemenin yahut bir kaçının o da olmazsa kitapta yer alan herhangi bir cümlenin okuyucuya yeni bir ufuk açıp, hayatının akışında bir değişiklik meydana getirmesi ve bu güzide hayatları okuyanların önce o hayatların sahipleri için sonra da bu biçare kulun istikamet ve hidayette sebatı için dua etmeleri temennimizdir…
