Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Atatürk'le On Beş Yıl (Dini Hatıralar)

Hafız Yaşar Okur

Öne Çıkan Atatürk'le On Beş Yıl (Dini Hatıralar) Gönderileri

Öne Çıkan Atatürk'le On Beş Yıl (Dini Hatıralar) kitaplarını, öne çıkan Atatürk'le On Beş Yıl (Dini Hatıralar) sözleri ve alıntılarını, öne çıkan Atatürk'le On Beş Yıl (Dini Hatıralar) yazarlarını, öne çıkan Atatürk'le On Beş Yıl (Dini Hatıralar) yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Öteden beri Atatürk'ün dine karşı güya kayıtsız kaldığını iddia eden bir takım bedbahtlar, hem bu eşsiz kahraman’ın, hem de asîl Türk milletinin mukaddes inançlarına saygısızlık göstermişlerdir. 15 yıl yanlarında bulunmanın bana verdiği hak ve selâhiyetle diyebilirim ki Atatürk, dine karşı hiç bir zaman kayıtsız kalmamış, yalnız dini istismar edenlere cephe almıştır.
40 syf.
7/10 puan verdi
·
2 saatte okudu
Biraz Atatürk, Biraz Fıkıh ve Çok Fazla Din Üzerine Hasbihâl
Efendiler, ben bu Hafız Yaşar'ın hatıratlarından da anlıyorum ki, Siyasal İslamcı vehçe; din düşmanı - iddiaları şöyle ki Mustafa Kemal dine zarar vermiş - Mustafa Kemal'den dinî olarak daha fazla zarar vermişlerdir bu ülkeye. Mustafa Kemal bir filozoftur, filozof çok sorgular. Filozof karşıdaki ismini söylese durur, tenkit eder,
Atatürk'le On Beş Yıl (Dini Hatıralar)
Atatürk'le On Beş Yıl (Dini Hatıralar)Hafız Yaşar Okur · Sabah Yayınları · 196229 okunma
Reklam
Kemalist Rejimde Tanrı Dayatmasının Kaynağı Atatürk Değil! Bir Hafız...
(...) O gün anladık ki, tercüme ettirilmiş olan Bayram Tekbiri kendilerine meşk ettirilecektir. Hafızlar ikişer ikişer oldular ve şu metin üzerinden meşke başladılar: «Allah büyüktür, Allah büyüktür.» Sultan Selimli Hafız Rıza Efendi bu tercümeye itiraz etti. Bolu mebusu Cemil Beye dönerek: «— Efendim, dedi: Türkün Tanrısı vardır. Bu «Tanrı» şeklinde okunursa daha muvafık olur kanaatindeyim.» Rıza Efendinin bu teklifini Cemil Bey pek ilgi çekici bulmuş olmalı ki, arz etmek üzere hemen Atatürk'ün huzuruna girdi. Döndüğü zaman hepimizi Gazinin yanına götürdü. Atatürk, tekbir tercümesinin sadeleştirilmesi hususunda gösterilen arzu üzerine: «— Peki arkadaşlar , dedi: Tekbirin tercümesini okuyunuz bakalım.» Okundu,: «Tanrı uludur, Tanrı uludur. Tanrıdan başka Tanrı yoktur. Tanrı uludur, Tanrı uludur ve hamd ona mahsustur.» Atatürk bu tercüme şeklini çok beğendi. O gece geç vakitlere kadar huzurlarında kalındı, hep bu konu üzerinde saatler süren irşat edici direktiflerde bulundular ve hafızların ertesi akşam yine -gelmelerini emrettiler.
Biliyoruz ki, Hazreti Peygamber zaman-ı saadetlerinde hutbeyi kendileri verirlerdi. Gerek Peygamber Efendimiz, gerek Hulefayı Raşidinin hutbelerini okuyacak olursanız görürsünüz ki, gerek Peygamberin, gerek Hulefayı Raşidinin söylediği şeyler, o günün meseleleridir. O günün askerî, idari, malî, siyasî ve İçtimaî konularıdır. - Atatürk, Balıkesir Hutbesi
bkz: Balıkesir HutbesiKitabı okudu
15 yıl yanlarında bulunmanın bana verdiği hak ve selâhiyetle diyebilirim ki Atatürk, dine karşı hiç bir zaman kayıtsız kalmamış, yalnız dini istismar edenlere cephe almıştır.
Ancak, millete ait işleri milletten gizli tuttular. Hutbelerin halkın anlamıyacağı bir dilde olması ve onların da bugünkü icabat ve ihtiyaçlarımıza temas etmemesi, Halife ve Padişah namım taşıyan müstebitlerin arkasından köle gibi gitmeye mecbur etmek içindi. - Atatürk, Balıkesir Hutbesi
Reklam
Atatürk'ün Din Anlayışı
"Mukaddes mihrabı, cehlin elinden alıp ehlinin eline vermek zamanı gelmiştir." - Mustafa Kemal Atatürk
Atamın emirleriyle şehitlerimizin ruhuna hediye edilen bu hatm-i şerif kıraatlarında İlâhî nağmeler cami duvarlarında ihtizazlar yaparak dalga dalga yayılırdı.
Öteden beni Atatürk'ün dine karşı güya kayıtsız kaldığını iddia eden bir takım bedbahtlar, hem bu eşsiz kahraman'ın, hem de asîl Türk milletinin mukaddes inançlarına saygısızlık göstermişlerdir. 15 yıl yanlarında bulunmanın bana verdiği hak ve selâhiyetle diyebilirim ki Atatürk, dine karşı hiç bir zaman kayıtsız kalmamış, yalnız dini istismar edenlere cephe almıştır.
53 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.