Çocukluğumuzdan beri beynimizi yıkayan yobazlar yüzünden Mustafa Kemal Paşa'yı tanımamız uzun bir zaman sonra gerçekleşti. Lise iki de adam akıllı okumaya başladığım zamanlarda ilk olarak elime aldığım kitaplardan biriydi Atatürk ile ilgili yazılan kitaplar. Okudukça Atatürk'ü tanımaya, sevmeye ve hayranlıkla saygı duymaya başladım. Bu kitapta yazılanlar ise genel olarak ona atılan özellikle din ile ilgili olan iftiralara çok güzel bir şekilde cevap verilmiş. Şahsen ben Atatürk'ü şu konuda kınıyorum(!) Neden tüm din, iman, peygamber gibi değerleri suistimal edenleri idam etmediğini. Yok arkadaş ne geldiyse bu ülkenin başına, arabın ve farsın bozulmuş değerlerini İslam diye aldığımız zaman geldi. Türk Devletlerinin İslam ile tanıştıktan sonra onların yıkılmasına neden olan birçok unsurun beslendiği konulardan biri de din müesesi olmuş. Busbeq, Kanuni'ye elçi olarak gönderildiği vakit Osmanlı sınırlarına girdiğinde her kapıdan hızlı bir şekilde geçmek ve işlerinin görülmesi için rüşvet verdiğini yazar. Rüşvet ise bize Farslardan gelmiş aşağılık bir iş idi. İşte Atatürk'ün mücadele ettiği cemaatler ve din kisvesi altında dini suistimal edenlerdi... Atatürk'ü tanımadan etmeden kesinlikle sağdan soldan duyduklarınıza inanmayın, kendiniz yabancı ve Türk kaynaklardan yazılmış eserleri okuyarak Atatürk'ü gerçek manada tanıyabilirsiniz...